Kışın ilk ihalesi Valilik'te kaldı

Ankara’da kara kış biraz geç de olsa geldi. Meteoroloji verileri, pazar günü başlayacak kar yağışının, hafta boyunca yurdun pek çok yerinde olduğu gibi Ankara’yı da etkisi altına alacağını gösteriyordu.

Haberin Devamı

Kar, ne yöneticiler için ne vatandaş için sürpriz değildi. Ancak önlem almak için vakit vardı.
Bugün haber servisimiz kar manzaralarını haberleştirirken klasikleşen ‘belediyeler sınıfta kaldı’, ‘falanca belediye iyi çalıştı filancası çalışmadı’ tarzında haberleri öne çıkarmadı.
Günün tartışma konusu, ‘Ankara Valiliği okulları neden tatil etmedi’ oldu.
Özellikle sosyal medyadan gün boyu tepki yağdı.
Dış ilçelerde okulların tatil edilmesine rağmen merkezde eğitimin devam etmesi öğrenci velilerini haklı olarak kızdırdı.

* * *

Sahi okullar neden tatil edilmedi?
Karar vericiler, sınav dönemi ya da havanın yeteri kadar kötü olmamasını gerekçe gösterebilirler.
Gerekçe ne olursa olsun, ortada net bir fotoğraf var.
Öğrencilerin okula gidiş saatlerinde pek çok noktada ara sokaklara giriş sıkıntılıydı.
Öğrenci servisleri çok zor şartlar altında öğrencileri evlerinden aldı, okullara götürdü. Bazıları yolda kaldı.

* * *

Haberin Devamı

Şunu sormak lazım, okulların tatil olma kriteri nedir?
1 milyon civarındaki öğrenciye; ailelerini ve çalışan personeli eklediğimizde kentin neredeyse yüzde 80’ini etkileyen bir konuyla ilgili standart yoksa zaten o da ayrı tartışma konusu.
Yazıyı yazdığım dakikalarda Ankara’da yüzün üzerinde maddi hasarlı kaza meydana gelmişti. Neyse ki ölümlü bir kaza olmadı ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor.
Ankara’da hava şartları bu kadar kötüyken, okulların tatil edilmemesine gerekçe her neyse kentlileri tatmin etmediği ortada.
Belki Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar’ın yokluğunda yardımcıları inisiyatif alamadı ama görünen o ki bu kışın ilk ihalesi Ankara Valiliği’ne kaldı.
NOT: Yazıyı bitirdiğim sırada Ankara Valiliği’nden 7-8 Ocak’ta okulların tatil edildiği açıklandı. Bu karar eleştirilerin ne kadar haklı olduğunu göstermiş oldu.

GENÇ ADAY İYİ AMA...

Murat Karayalçın geçtiğimiz günlerde Ankara’ya ‘veda’ etti. Murat Karayalçın Türk solunun -günahlarıyla sevaplarıyla- en önemli figürlerindendir.
1989 seçimlerinde kazandığı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimiyle efsane oldu Karayalçın.
Görev süresi bitmeden genel siyasete yelken açtı.
1994 seçimlerini Melih Gökçek’in kazanmasına, belediye başkanlığını bırakması sebep gösterildi.
1999 seçimlerinde bölünen sol oylar Gökçek’i ikinci kez başkan yaparken, Karayalçın adaylar arasındaydı.
2004 ve 2009 seçimlerinde Ankara’da sol kaybederken, Karayalçın yine adaydı.

* * *

Haberin Devamı

Geçmişten bu yana yaşananları, “Tek suçlu Karayalçın’dır” demek için sıralamadım.
Ne zaman aday bulunamasa ‘çare Karayalçın’ oldu.
Ve bugün İstanbul’daki ‘karışıklıkları’ çözmek için İstanbul’a gitti.
“Ankara’ya veda” toplantısında Karayalçın her zamanki nezaketli üslubuyla, “Ben bir daha ‘Ankara’dan belediye başkanı adayı olmayacağım’ kararını 2009 seçimlerinin ardından vermiştim. Ben 2009 belediye seçimlerinde partimize oy veren 100 bine yakın partilinin bana oy vermediğini tespit etmiştim, seçim kaybı da büyük ölçüde bundan kaynaklanmıştı” deme cesaretini gösterdi.
Ve kendine göre başarının sırrını şöyle açıkladı: “Ama içimizden bir arkadaşımızı hazırlamamız gerektiğine inanıyorum. Ankara’yı alacağız ama genç bir arkadaşımızla alacağız. Murat Karayalçın’la değil. Çünkü birleşirsek Ankara’yı alabileceğimize hala inanıyorum."

* * *

Haberin Devamı

“Genç bir adayla seçime şimdiden hazırlanmak” teoride kulağa hoş gelse de CHP’nin son üç seçimdeki aday belirleme süreci hatırlandığında pek de uygulanabilir gözükmüyor.

Yazarın Tüm Yazıları