Sıradan ayrılık öyküleri

Önceki gün Çağla Şıkel-Emre Altuğ çiftinin yakın aile dostlarına “Bu sefer boşanıyorlarmış” dedim.

Haberin Devamı

“Yok öyle bir şey, onlar birbirlerini seviyor” yanıtını verdi bana.
“Ya deli misin, ortak basın açıklaması gönderdiler, ayrıldıklarını kendileri söylüyor” diyorum.
Bizimki hâlâ “Yalan” diyerek arkadaşlarının biten evliliğini kurtarmaya çalışıyor.
İki yıldır hep “yalan” denilen haberler sonunda doğru çıktı, çift boşanma kararı aldı...
İlk iki yıl önce Çağla Şıkel-Emre Altuğ’un boşanacağı haberleri çıkmıştı.
Genelde de hep böyle olmuyor mu?
Önce işin dedikodusu haber oluyor, sonra yalanlanıyor, en sonunda “gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır” kuralı işliyor ve yalan denilen haber doğru çıkıyor.
Galiba bu durumda, Charles Bukowski’nin Sıradan Delilik Öyküleri’nde yazdığı, Medyatava’nın da kurulduğu günden beri alamet-i farikası olarak duvarına astığı metni bizim ünlülere uyarlamak en doğrusu:
“Magazin basınında çıkan rivayetlerden söz ediyorum.
Bilmem kimin ayrılacağına/boşanacağına dair bir rivayet yayılır; daha da kötüsü günler, haftalar, aylar önce duyduğun bir şeyin doğru olduğunu öğrenirsin.
Beş yıldır evli olan bilmem kim boşanacakmış ya da sevgilisiyle ayrılacakmış gibi, her zaman da doğru çıkar...”

Haberin Devamı

Biz bunları geçemedik

Bu hafta sonu vizyona girecek Nesli Çölgeçen filmi Çalsın Sazlar’da rol alan Belçim Bilgin’e, Caner Cindoruk’la öpüşme sahnesini sormuş muhabirler...
“Bu sahnelere eşiniz Yılmaz Erdoğan ne diyor?”
“Öpüşme sahneleri sizin için sorun oluyor mu?” türünden sorular...
Belçim de, “Biz yaptığımız işe bakıyoruz” dedikten sonra eklemiş: “Biz bunları geçtik artık...”
Ne kadar doğru söylemiş...
Belçim’in öpüşme sahnesine Yılmaz Erdoğan’ın ne dediği...
Bergüzar’ın öpüşme sahnesine Halit’in ne dediği...
Ya da tam tersi Yılmaz’ın ve Halit’in sevişme sahnelerine eşlerinin ne dediği o kadar malzeme vermeyen sular ki artık...
Ne diyecekler, hiçbir şey demiyorlar işte.
Oyuncular bunu iş olarak görüyorlar ve doğrusu da bu...
“Biz bunları geçtik artık” diyerek özetlemiş durumu işte Belçim...
Ama Türk magazinciliği bu level’ı geçemedi, takıldı kaldı oraya.
Muhabirler de ne yapsın, belki “Öpüşme sahnesi yüzünden Yılmaz bana çok kızdı, evde çok büyük kavga ettik” yanıtı alırız umuduyla hâlâ aynı soruyu sorup duruyorlar.

Haberin Devamı

Maç sonrası çorba

Engincan’ın kıyafetinde hiçbir şey yok; halı sahada oynadığı maç sonrası üzerini değişmeden kabanını giymiş ve arkadaşlarıyla çorbacıya gitmiş. Hatta arkadan gelen arkadaşı şort, formayla tam maç havasında...
Yani Engincan bu kıyafetle gece gezmesine falan çıkmış, bunu tarz olarak yapmış değil...
Maç sonrası çorba içiyor...
Asıl tartışmamız gereken Engincan’ın kıyafeti değil maç sonrası duş bile almadan terli terli çorbacıya gitmesi...
O sırada restoranda olmak istemezdim, soyunma odası gibi ter kokuları eşliğinde yemek yiyen müşterilere acıdım ben.

En iyi manzaraya sahip 10 restoran

Lifebuzz sitesi dünyada en iyi manzarası olan 35 restoranı seçti...
Nefes kesici manzaralara sahip restoranlar var içinde ama belli ki sitenin editörleri İstanbul’a gelmemiş...
Çünkü 35 restoran içinde İstanbul’dan tek bir tane bile yok.
Ben de arkadaşlara yardımcı olmak için İstanbul’un en iyi manzarasına sahip 10 restoranını listeledim.
1- Lacivert: Anadoluhisarı’nda, Boğaz’ın yanı başında oturup da Avrupa yakasını seyredebilirsiniz...
2- Kız Kulesi: İstanbul’un orta yerinde oturup da yemek yemek bile başlı başına heyecan verici...
3- Reina/Sortie: Boğaz’da yan yana restoranlarda, yemeğinize mum ışığı değil ay ve Köprü’nün ışıkları eşlik eder.
4- 360: İstiklal Caddesi’nde tarihi Mısır Apartmanı’nın üzerinde, adı gibi 360 derece bir manzaraya sahip...
5- Leb-i Derya: Boğaz Köprüsü’nden tarihi yarımadaya uzanan muhteşem bir İstanbul manzarası, Beyoğlu Kumbaracı’da...
6- Anjelique/Zuma: Ortaköy’de yan yana bulunan mekanlar, Boğaz’da Avrupa yakasının en güzel konumlarından birine sahip...
7- Armada Teras: Görkemli Sultanahmet Camii’nin fon olduğu bir akşam yemeği paha biçilmez...
8- Vogue: Beşiktaş Plaza’nın en üstündeki kartal yuvasından Boğaz manzarası nefes kesici...
9- Hamdi: Eminönü’nde balkonunda yer bulursanız Haliç manzarası ve Galata Kulesi’ne karşı lezzetli bir yemek yiyebilirsiniz.
10- Topaz: Gümüşsuyu’nda, Dolmabahçe Sarayı’nın üzerinden Boğaz’a bakan bir konuma sahip...

Yazarın Tüm Yazıları