Savaş çığırtkanlarına

Türk jetlerinin Rus uçağını düşürdüğü haberleriyle birlikte sosyal medyada sevinç çığlıkları atan kalabalığa sesleniyorum...
Ortada sevinilecek, hadlerini bildirdik diye gururlanılacak, Türkmenlerin intikamını aldık diye böbürlenecek bir durum yok...
Çünkü Allah korusun, çığırtkanlığını yaptığınız savaş çıkarsa...
Sadece tek bir tarafın uçakları düşmez...
Tek bir tarafa füzeler yağmaz...
Tek bir taraftan insanlar ölmez...
Tek bir tarafın anası ağlamaz...

Hemşireler, olayı abartmayın

Antalya’da gece kulüplerinden biri “hemşire partisi” düzenleyince Türk Hemşireler Derneği ortalığı ayağa kaldırdı...
Otel yetkililerini kınadılar, eğlencenin iptalini istediler...
Yanıt alamayınca Sağlık Bakanlığı’na başvurdular, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü de 81 ilin valiliğine konuyla ilgili talimat gönderdi...
Türk Hemşireler Derneği, hemşirelerin cinsel bir nesne, erotik bir öğe olarak gösterilmesine itiraz ediyorlar...
Hemşirelerin cinsel bir öğe olarak kullanılması yeni bir şey değil...
Daha doğrusu erotizm dünyasında üniforma fetişizminin bir parçası bu...
Sadece hemşireler de değil, üniforma sahibi bütün meslekler bunun bir parçası dünyada...
Sadece kadın meslekleri değil erkekler için de aynı durum geçerli...
Doktor, polis, pilot, asker üniforması da erotizm sektöründe yıllardır kullanılan aksesuvarlar...
Gazeteciliğin de belli bir üniforması olsa, hiç şüpheniz olmasın bizim meslek de bu sektörün bir parçası olurdu...
O zaman ne yapacaktık... Vay gazeteciler cinsel obje olarak gösteriliyor diye ayaklanacak mıydık?
Hemşireliğin ne kadar önemli ve kutsal bir meslek olduğunu, saygınlığını azaltır mı yapılan uyduruk bir parti...
Her gördüğümüz hemşireye cinsel obje olarak mı bakarız?
Hiç öyle bir şey yok...
Kaldı ki hemşirelik sadece kadın değil erkek mesleği de artık...
Bu yüzden durumu bu kadar abartmanıza gerek yok sevgili hemşireler...

Kulüp itiraz etti, motordan VIP minibüse geçti

Sadece Galatasaray’ın değil, Alman Milli Takımı’nın da en önemli futbolcularından Podolski...
Yeşil sahalarda milyon dolarlık bir isim...
Sağlığına, sakatlığına çok dikkat etmesi gerekmez mi?..
Bu ayın başında Etiler’de bir restorana uyduruk bir motorla geldi ünlü futbolcu...
Ama öyle böyle değil, kuryelerin kullandığı motorlardan farkı yoktu Podolski’nin bindiğinin...
Ne kadar mütevazı, ne kadar güzel demeyin...
Milyon dolarlık bir futbolcu böyle bir motora nasıl binebilir?
Para açısından ya da motoru aşağıladığım için değil, tamamen güvenlik açısından soruyorum...
Ya düşse ya bir kaza geçirse Podolski?
Sakatlanıp takımdan uzak kalsa...
Sağlığını nasıl tehlikeye atabilir böyle?
Galatasaray yönetimi de bunu görmüş ve Podolski’yi uyarmış...
VIP minibüsünü de bu yüzden hızlıca tamamlatıp teslim almış ünlü futbolcu...
Şimdi akşam yemeklerine uyduruk motoruyla değil VIP minibüsüyle çıkıyor.
Doğrusu da bu...

Reklamsız TRT Çocuk harika bir haber

Geçenlerde 4 yaşındaki bizim kız evin içinde “Uçmayan kalmasın” diye bir şarkı söylüyordu... “Nedir bu” falan dedik...
“Anadolu Jet, uçmayan kalmasın” diye reklam cingılını söyledi... Şaşırdık, kaldık...
Anladık ki, en çok izlediği kanal olan TRT Çocuk’ta Anadolu Jet reklamı dönüyor...
TRT Genel Müdürü Şenol Göka’nın bedeli ne olursa olsun TRT Çocuk kanalına reklam almayacaklarını söylemesi bizim evde tam bu olayın üzerine geldi...
Harika bir haber...
Bizim vergilerimizle ayakta duran devlet kanalının, özel kanallarla amansız bir reyting/reklam rekabetine girmesi manasız... Hele bir çocuk kanalında bunu yapması tamamen manasız...
TRT Çocuk’un reytinglerden çıkması gerektiğini defalarca yazdım...
Burası bir rekabet kanalı değil...
TRT Çocuk’ta yayınlanan çizgi film reytinglerde 70’inci olsa ne, 50’nci olsa ne?
Buna göre reklam alsa ve kâra geçse TRT’yi mi kurtaracak?
TRT Genel Müdürü Göka’nın bunu görüp, bedeli ne olursa olsun TRT Çocuk’a reklam almayacaklarını söylemesi önemli...
Kendisini tebrik ediyorum. Bu durumda TRT Çocuk reytinglerden de çıkacaktır herhalde...
Reyting sadece reklam için ölçülen bir şeydir ve reklam almayan kanalın da reytinglerde ölçülmesine gerek yoktur.
Not: TRT Çocuk’un şiddetten, yetişkin dünyasından uzak; aile, dostluk, saygı-sevgi gibi kavramları öne çıkaran yayın çizgisinin çok başarılı olduğunu daha önce de yazmıştım...