Mekânın suçu var da,ailenin suçu yok mu?

Hülya Avşar, Ayvalık’a gitmiş, babasına “Evde kalacağım, sana gelmeyeyim” diyen Zehra da gece 24.00’te dışarı çıkmış.

Haberin Devamı

Sabah 05.00’te Sess’ten çıkarken fotoğrafları çekilince de Kaya Çilingiroğlu küplere binmiş.
“17 yaşındaki kızı nasıl mekâna alıyorlar” diye...
Haklı. Yerden göğe kadar haklı.
Bin defa yazdık, bin defa söyledik ama dinleyen yok.
Ben Erol Kaynar’dan başka bu işe hassasiyet gösteren kulüp işletmecisi tanımıyorum...
Yaşı tutmasa da kapıdan müşteriyi çevirmek istemiyorlar, hele ünlü çocuklarına mekânın reklamı olur diyerek kimlik de sormuyorlar.
Şimdi 22.00’den sonra marketlerde alkollü içecek satışını bile yasaklayan hükümetin yetkililerine soruyorum;
Şehirde gece 22.00’den sonra içki satışı yok ama...
Sabah 05.00’e kadar 17 yaşındaki, 15 yaşındaki gençler kulüplerde istediğini içebiliyor.
Bu nasıl iş?..
Valilikler, emniyet müdürleri ne yapıyor?..
Gençler alkolden korunacaksa, asıl “kulüp-
lere reşit olmayanlar giremez” kuralını işleterek başlanmalı işe.
Peki mekânın suçu var da ailenin suçu yok mu?..
05.00’e kadar çocuklarından habersiz olan Hülya’yla Kaya en büyük sorumlu.
Zaten Kaya Çilingiroğlu da bunu görmüş, “Hülya evde olmadığı zaman artık Zehra bende kalacak” diyerek önlemini almış.
Ama bir yandan da Çilingiroğlu’nun ilk aklına gelen “araba almamak” cezası.
Zenginler çocuklarına böyle mi ceza vermeli, pedagoglar tartışmalı.
17 yaşında bir genci kontrol etmek hiç kolay değil.
Bu yüzden hem resmi makamlar hem de aileler ortak hareket etmeli diyoruz zaten...

Haberin Devamı

Mekâna giriş yaşı 21 olsa

Bırakın 17’yi, 18’i... Gece kulüplerine giriş yaşı bizde de 18’den 21’e çıkarılsa mesela, Amerika’daki pek çok eyaletteki gibi, neler olur?
AKP’nin yasakçılığından başlar tartışma, özgürlüklere kadar uzanır.
Ve daha önemlisi 18 yaşı denetleyemeyen emniyet, 21 yaşı nasıl denetler?..
Böyle bir karar içki yasakçılığı mı olur, gençleri alkolden korumak mı?..
Ben size söyleyeyim;
Yeni bir toplumsal gerilimimiz olur...

Türk İşi

Geçen yıl tam bu zamanlar kafayı taktığım üç boyutlu yazıcılar üzerine bir yazı yazmıştım.
Hatta Doğuş Grubu’nda yazılımcı olarak çalışan Murat Kızılkaya ve mühendis arkadaşı Özkan Özarslan’ı tanıtmıştım o yazıda...
Kendi tasarladıkları üç boyutlu yazıcıda nasıl üretim yaptıklarını, birlikte ürettiğimiz Batman heykelini anlatmıştım.
Dün bir haber aldım; Murat Kızılkaya ve Özkan Özarslan yanlarına tasarımcı Fatih Yıldız’ı ve tedarikçi Metin Şahin’i de alarak NTV’de “Türk İşi” adıyla bir programa başlıyorlarmış.
Geçen yıl bana anlattıkları üç boyutlu yazıcı meselesini ve yeni icatlarını bu kez ekrandan seyirciye anlatacaklarmış.
Bu tür konulara merakınız varsa, “Türk İşi” cumartesileri 19.15’te NTV’de...

Haberin Devamı

1 Mayıs’ta Taksim’de oturanlar neler yapar?

1 Mayıs kutlamaları yapmak için bugün herkes Taksim’e girmeye çalışıyor ya, bir de bizim gibi Taksim ve civarında oturup semtten çıkamayanlar var...
Peki 1 Mayıs’ta Taksim’de oturanlar
neler yapar?
* Gezi olaylarında arabanın tavanı çökmüştü, bu kez camı çerçevesi iner mi acaba diye düşünür...
* Sabah barikatları aşarak ve polislerin ‘eylemci mi bu acaba’ bakışları arasında ekmek almaya gider...
* Günler öncesinden esnafla “Bu yıl etraf kırılıp dökülecek mi” muhabbetine girer...
* Kulağı kirişte, eylemcilerin Tophane’den mi yoksa Fındıklı’dan mı Taksim’i zorlayacağını bekler...
* Eve gaz dolmasın diye gün boyu kapıyı pencereyi sıkı sıkı kapalı tutar...
* Ne arabasıyla evine gidebilir ne arabasıyla semtten dışarı çıkabilir.
* Acil hastaneye gitmek zorunda kalsak ne yapacağız diye endişelenir...
* Bir gün boyunca, bir kilometrekarelik çevresi demir barikatlarla çevrilmiş açık hava hapishanesinde yaşar.
Not: Biz bunların hepsine razıyız, yeter ki bugün tek bir kişinin bile burnu kanamasın.
Herkesin 1 Mayıs’ı kutlu olsun...

Haberin Devamı

SMS’ten kurtulmak zor

Bugünden itibaren izinsiz reklam amaçlı SMS ve e-posta almayacağız.
Elektronik posta kutumuz zaten yıllardır öyleydi de, telefonlarımız da artık çöplüğe dönmüş vaziyette...
Taşıma şirketlerinden bahis şirketlerine ilgili ilgisiz her şirket mesaj atıyor.
Küçük esnaftan büyük holding kadar...
İşte bugünden itibaren bu tacizden kurtulacağız.
Ama o kadar sevinmeyin...
Korsan şirketler mesaj atmaya devam edebilir” diyor yetkililer.
Atacaklar tabii...
Zaten yaptıkları bahis işi, kumar yasa dışı... Hâl böyleyken attıkları mesajın yasayı ihlal ettiğini kim düşünür?
Korsan SMS’lerden tamamen kurtulmak biraz zor gözüküyor.

Yazarın Tüm Yazıları