Fettah Bey de karanlığa isyan etti

Şehre yılbaşı geldiği bile belli değil.
Şu an dünyanın neresine giderseniz gidin, sokaklarda tatlı bir heyecan olduğunu görürsünüz.
Caddeler her zamankinden daha ışıltılı ve canlıdır.
Bir tek Türkiye’nin şehirleri hariç...
İstanbul’a bile yılbaşının yaklaştığı hiçbir yerden belli olmuyor, diğer şehirleri düşünün artık.
Her yıl daha çok karanlığa batıyoruz.
Rixos Oteller Grubu Başkanı Fettah Tamince de, benim gibi bu duruma isyan etti.
Antalya’da yılbaşını çağrıştıracak hiçbir şey olmadığını söyleyen Fettah Bey, “Hiç süsleme gördünüz mü? Bayram havası görüyor muyuz? Tamam, Hıristiyan değiliz, değiliz de biz turizm şehriyiz.
İnsanlara ‘Gelin yılbaşını bu şehirde geçirin’ diyoruz” dedi...
Muhafazakâr yapısıyla da bilinen, Türkiye’nin en önemli turizmcilerinden birinin isyanı bu...
Çok haklı...
Hangi turist, neden yılbaşını geçirmeye Türkiye’ye gelsin?
Belediyeler, esnaf, dükkanlar, AVM’ler, yılbaşı kutlamalarına dini pencereden bakmayı bırakmalı, şehirlerimizi kıpır kıpır, ışıl ışıl yapmalı...
Bu kadar karanlık yetti artık.

Öncelik okul servisinin

Okul servislerinin trafikte geçiş üstünlüğü yoktur ama vicdanlarımızda olması gerekir.
Vicdan ne ya...
Bırakın vicdanen geçiş üstünlüğü vermeyi, adam trafikte yol vermediği için okul servisinin sürücüsüyle takışıyor, sonra silahı çekip araca ateş ediyor!
11 yaşındaki kız öğrenci, ayağından vuruluyor.
Mersin’de yaşandı bu olay.
Okul servisiyle trafikte takışan, yol kapma mücadelesi yapan az mı sürücü var?
Belki 3-5 yaşında çocuklar var içinde...
Bıraksan, çocuklar okuluna ya da evlerine bir an önce ulaşsa ne olur?
Çocuklara bir öncelik hakkı tanısan ne kaybedersin?
Bazen rastlıyorum...
Çocuk servisten iniyor, minibüsteki görevli ablası onu evinin kapısına bırakacak, arkadaki sürücü o iki dakikaya bile tahammül edemiyor.
Basıyor kornaya...
Ne yapsın, çocuğu yolun ortasında mı bıraksın servis? Evine teslim etmesin mi?
Nedir bu acele, ne bu telaş?
Okul servislerine ateş etmeyin diye bir uyarı yapacak değilim...
Lütfen trafikte okul servislerine karşı biraz daha hoşgörülü olun...
Hepiniz çocuk oldunuz...

Bizimle deyılsın!

Önceki gece Desibel’de Kibariye’yi sahnede ilk gördüğümüzde, “Bu ne hâl Kiboş!” dedik...
Giydiği, sahne kıyafeti olmayacak kadar absürt bir seçimdi.
Meğer hazırlayan Hakan Akkaya’ymış.
Sahneden, “Bu güzel kıyafeti hazırladığı için teşekkür ediyorum kendisine” dedi defalarca...
Biz şaşkınlıklar içinde Hakan nasıl bu kadar kötü kıyafet yapar diye düşünürken, olayın detayını öğrendim...
Kibariye, Hakan Akkaya’nın atölyesine girince en parlak kumaşları seçmiş, “Mini etekler isterim” demiş.
Hakan da ne yapsın, ancak bu kadarına ikna edebilmiş Kibariye’yi...
Neyse ki biz Kibariye’yi kılık kıyafetiyle değil, sesiyle seviyoruz.
Bu arada Sortie’nin içindeki Desibel’e ilk kez gittim. Açıkçası Kibariye’nin ilk kez çıktığından da haberim yoktu o gece...
Hakan Akkaya, Gonca Vuslateri, Saba Tümer, Levent Kızıl... Kimi ararsan oradaydı.
Güzel, gazino havasında bir mekân olmuş...
Her pazartesi Kibariye, her çarşamba Yeşim Salkım, her pazar Mert Davran, her salı Türkçe şarkılarla Birol çıkacakmış Desibel’de...

Kafam güzel diyen bir popçuyla tanıştım

Önce bana bir klip izlettiler; Haydarpaşa Garı’nın tahliye edilen bölümlerinde çekilmiş, görüntüleri çok şık olan bir klip...
“Nerede yayınlanıyor bu, ben niye bugüne kadar görmedim” dedim...
Çok Avrupai bir klipti, Can Saban çekmiş...
Sonra;
“Kafam güzel, kafam çok güzel...
Nasıl anlamıyor halimden...
Kafam güzel, kafam çok güzel...
Ne içsem yarıyor aşıkken” diyen şarkıyı sevdim.
Tam bir kulüp parçası, zaten klipte de çılgınca dans eden gençler var.
“Ben niye duymadım bu güzel şarkıyı bugüne kadar?” dedim...
Sadece birkaç kez TRT Radyo’da dönmüş...
Ne klibin ne de şarkının lansmanı tam anlamıyla yapılmış daha...
Kimse bilmiyor henüz “Kafam Güzel”i...
Haftaya Youtube’de yayınlanmaya başlıyor klip, şarkı da önümüzdeki haftadan itibaren radyolarda çalmaya başlayacak, müzik kanallarında yayınlanacak...
Peki kim bu şarkıyı seslendiren?..
Ben şimdiden tanıştırayım size:
Barış Erdem adında genç bir popçu...
Galatasaray Lisesi mezunu, Galatasaray Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi okuduktan sonra, Paris Sosyal Bilimler Akademisi’nde Sosyoloji master’ını tamamlamış.
Ama eğitimini aldığı alanda değil, lisede tutkuyla bağlandığı müzikle yoluna devam etmeye karar vermiş...
Tanıştım Barış’la. Aklı başında, eğitimi, kültürüyle alıştığımızın dışında şeyler söyleyen bir popçu...
Ben sevdim Barış’ın müziğini, kafasını, siz de “Kafam Güzel”le tanıştığınızda seveceksiniz.