Burak Sergen provalara gelemedi rolü Erdal Beşikçioğlu üstlendi

Sadizmin kurucusu olan ve yazdığı “Sodom’un 120 Günü” adlı kitabıyla dünyada hâlâ tartışılan Marquis de Sade’ın akıl hastanesinde geçen son dönemini anlatan bir oyundu bu.
Doug Wright’ın yazdığı oyunun yönetmenliğini Erdal Beşikçioğlu üstleniyordu ve Marquis de Sade rolünde sahnede Burak Sergen olacaktı.
Oyunun ilk gösterimi Tatbikat Sahnesi’nin İstanbul’daki yeni merkezi olan Maslak Uniq İstanbul’da bu hafta sonuydu ve biletler satışa çıkmıştı.
Önceki gün Erdal Beşikçioğlu, ani bir kararla oyunu erteledi.
Ertelemekle kalmadı, Marquis de Sade rolünü de Burak Sergen yerine kendi üstlendi.
Şimdi yeniden provalara başlıyorlar. Oyunu ekim sonu ya da kasımın ilk haftasında sahnelemeye başlayacaklar.
Peki bu son dakika değişikliği neden oldu?
Sorup soruşturunca öğrendim; uzun süredir oyuna hazırlanan ekip son hafta kostümlü provalara başlayınca Burak Sergen dizi çekimlerinden fırsat yaratmakta zorlanmış.
“Kara Sevda”da oynayan Burak Sergen’e Ay Yapım son hafta sürekli çekim koyunca, oyuncu provalara gidemez olmuş.
Burak Sergen çok istemesine rağmen dizinin setinden gerekli saatleri kopartamamış.
Bunun üzerine Erdal Beşikçioğlu, perşembe akşamı sahnelenmesine iki gün kala ani bir kararla oyunu erteledi.
Oyunun istediği düzeyde olmayacağını düşündüğü, eksiklerin olduğunu, böyle sahneye çıkmak istemediğini söyleyerek.
Sadece bununla da kalmadı, Marquis de Sade rolünü kendi üstlendi.
Yani oyunu hem yönetecek hem de oynayacak... Ekip iki hafta içinde gece gündüz çalışarak oyunu yetiştirecek.
Burak Sergen gibi usta bir oyuncuyu Marquis de Sade rolünde izlemek güzel olacaktı ama Erdal Beşikçioğlu’nu izlemek de fazlasıyla ilginç olacak.
Uniq İstanbul’un bu yaz açılan müthiş salonunda “Bir Delinin Hatıra Defteri”ni sahnelemeye başlayan Erdal Beşikçioğlu aynı yerde Marquis de Sade olarak da izleyici karşısına çıkacak.
İki büyük oyun ve Erdal için zor bir sezonla başlıyor Tatbikat Sahnesi İstanbul macerasına...

Bu dizi tutar

Halit Ergenç ve Bergüzar Korel’in oynadığı “Vatanım Sensin”in ilk fragmanına bayıldım.
Renkler, doku, dönemin etkisi, Halit ve Bergüzar’ın karakterleri, uyumu...
Her şey ama her şey dört dörtlük olmuş.
Fragmandaki kalite ve duygunun yarısını diziye taşısalar, yılın dizisi olur yaptıkları iş.

Rüzgar podyumda

Rüzgar Erkoçlar’ı Deniz Berdan defilesinde çok beğendim. Yüzünde “Sessiz kalma başkaldır” yazan geçici bir dövmeyle çıktı podyuma...
Sağlam adımlarla ilerlemesi de çok güzel.
Eminim kısa süre sonra gerçek mesleği oyunculuğu yapacağı iyi teklifler alıp dizilere dönecektir yeniden.
Mesela internet üzerinden bir televizyon programı yapması için ilginç bir kampanyaya denk geldim geçenlerde.
Alfamade TV adlı web kanalının ekran yüzü olan Emine Selvi Gümüşay, bir seyahat programı teklifinde bulunuyor Rüzgar’a.
“Yapar mı, yapmaz mı” diye de arkadaşlarıyla iddiaya giriyor.
Öğrendiğim kadarıyla Rüzgar’ı ikna etmek için her yolu deniyor. Rüzgar böyle bir seyahat programını kabul etsin diye olayı sosyal medyada kampanyaya dönüştürüyor.
Rüzgar’ın hayranları da kararını merakla bekliyor...
Bence de yapmalı böyle bir programı Rüzgar. Web TV de olsa iyi yapılan işin etkisi her yerde kendini hissettiriyor.

YARIN...

◊ İstanbul Moda Haftası’nın hemen ardından Atıl Kutoğlu anlatıyor...
◊ Moda nereye gidiyor, yeni trendler nedir?
◊ Modada en sevdiği, en sevmedikleri...
◊ Türkiye’nin en iyi giyinen kadını ve erkekleri?
◊ Tüylü terlikler ve kısa paçalar için ne diyor?
◊ Moda üzerine çok renkli bir sohbet...