Mami bunu da atlattı

Haberin Devamı

ANNEMİN sağ kalçasına protez takıldı.
Üç kardeş yanındaydık.
Bizim gündemimiz Mami’ydi, Mami’mizdi...

Mami bunu da atlattı

Anneme, hiç “Anne” demedim ben.
Türkçe bilmediği dönemlerde ablam Suna ona “Mami” demiş, 4 yıl sonra doğan ben de “Mami” dedim, 9 yıl sonra doğan erkek kardeşim Nevzat da...
Artık bütün Adana diyor!
Aslında “Oma” da oldu, ama 70 küsur yaşında olmasına rağmen kimse ona “Oma” demiyor.
Çünkü “nene’lik ona yakışmıyor.

*

Haberin Devamı

Kafam annemle meşgul olduğu için yazı Mami yazısı olacak.
Misafir umduğunu değil, bulduğunu yermiş!
Doğruya doğru, hep farklıydı benim annem.
Onlu yaşlarda ona sormuştum mesela, “Bu regl nasıl bir şey?” diye, “İnsanın canı çok acıyor mu? Herkes karnına bir şeyler sarıyor, kıvrılıyor yatıyor, halsiz oluyor, sinirli oluyor...”
Bünye meselesi. Herkeste öyle olmaz. Bana bir şey olmuyor mesela!” demişti.
“Nasıl yani?” diye sordum.
“Ben” dedi “Hayatım boyunca regl olduğumda normal hayatıma devam ettim, dans ettim, spor yaptım, yüzdüm, beni etkilemedi...”
“Vay be!”
olmuştum, bir sürü kadın acı çekiyordu, ama Mami bana mısın demiyordu.
Ama numara da yapmıyordu, o öyleydi.
Ağrı eşiği yüksek.
Armut dibine düştü.
Ben de ağrı eşiği yüksek biri oldum.
Regl olduğum zaman her şeyi yapabilirim ben.
Canım acımaz.
Devam ederim hayata.
Bence Mami etkisi.
Ama bununla de bitmiyor Mami etkisi.
Annem bana, “Doğum da çok zor bir şey değil!” demişti, “Daha doğrusu o kadar güzel bir şey ki, acısı sevincini gölgeleyemiyor! Ben sizi doğururken çok bir zorluk yaşamadım. Belki de hayatım boyunca dans ettiğim için kaslarım uygundu...”
Benim de doğum korkum olmadı.
Çünkü annem bana öyle anlatmıştı.
Sonra tiroit ameliyatı oldu annem.
Aaa cırt diye şikâyetsiz, sorunsuz onu da atlattı.
Yıllar sonra ben de oldum, annem yanımdaydı, ona bir şey olmamıştı, bana da olmadı.
Sonra Mami, anevrizma ameliyatı geçirdi.
Biz korkudan öldük.
Beyni açılacak, Mami eskisi gibi olmayacak diye.
Allah’a şükür, oldu!
Onu da atlattı.
Aynı Mami olmaya devam etti, üstelik kilo bile almadı.
Hep ayakta, hep aktif, hep kafasında projeleri, balesi ve öğrencileri olan Mami.
Bir süre önce merdivenden kaydı, poposu üstüne düştü, ağrı eşiği yüksek ya, “Bir şey olmadı!” dedi, geçti.
Meğer olmuş.
Bir süre sonra sağ bacağı ağrımaya başladı.
MR filan çekildi, “Üzerine basmazsa ödemi geçebilir!” dendi ama geçmedi.

Haberin Devamı

Mami bunu da atlattı

Ve işte geçen hafta, sağ kalçasına protez takıldı.
Yine çok rahattı ameliyata girerken, “40 dakikada olacak bitecek!” dedi.
İnsanın annesinin soğukkanlı olması nasıl iyi geliyor anlatamam.
Profesör Doktor Emre Toğrul yaptı, o da en az Mami kadar çatlak, “Amaç, annenizin tekrar bale yapabilmesini sağlamak!” dedi.
Annemin derdi bale yapmak değil tabii ama öğrencilerine bale eğitimi verebilmek ve tekrar resital yapabilmek istiyor.
30 yıldan sonra ilk defa bu yıl resitalini yapmadı, bu da ona çok koydu.
Şimdi eylüle hazırlıyor kendini.
Siz bu satırları okurken o hastaneden çıkacak, bir süre sonra da fizik tedaviye başlayacak ve eylülde yeni bir başlangıç yapacak.
Mami sayesinde ben de Alman çamaşır makinesi gibi oldum, korkusuz ve takır takır çalışan...
Önümde öyle bir örnek var çünkü.
O yüzden dikkat etmemiz gerekiyor, çocuklarımız istesek de istemesek de annelerini rol model alıyor.

Haberin Devamı

Menopoza girmeden yazmayı bırakmayacağım!

ANNEMİN bir başka iyiliği de menopoz konusunda oldu.
10’lu yaşlarımda nasıl regl’i sorduysam, 30’larımda da menopozu sordum.
Dedi ki, “Valla bu da bünye meselesi, ben ağır geçirmedim...”
“Nasıl yani?”
“Tamam, bir sürü ayarların şaşıyor ama çok da abartılacak bir şey değildi. Ama benim örneğim öyleydi, herkeste aynı olmaz, bünye meselesi... Bana da sıcaklar bastı, ben de terledim, geceleri uyandım ama katlanılmayacak bir şey değildi. Belki de kafamı meşgul eden projeler, işler, kendimi oyalayacak bir şeyler vardı. O yüzden hedefin olmalı hayatta. Kendime acıyacak vaktin kalmamalı...”
Ve sonra bana sihirli cümleyi söyledi:
“Menopoza girdikten sonra benim proje kapaklarım açıldı. Menopozun böyle bir yan etkisi oluyor, beynin sular seller gibi çalışıyor. Hem de el âlem ne der korkun azalıyor. Bir sürü şeyi takmamaya başlıyorsun. Ve hayatın biricik olduğunu iyice kavrıyorsun!”
Bana öyle anlattı ki menopozu Mami, sanki şahane bir şey!
Bir tek kiloya dikkat etmek ve bedeni 50 yaşa hazırlamak gerekiyormuş.
İşte böyle, heyecanla menopozumu bekliyorum!
Annem 50 küsurlarında girdi, benim de 5-6 senem var.
Menopozumu da yazacağım, hem de ballandıra ballandıra...
Ondan sonra bu mesleği bırakabilirim ama menopozumu yazmadan asla!
“Ayy yetti bu menopozlu kadın!” dedirteceğim.
Dibine kadar bunun dalgasını geçeceğim.
İyice normalleşmesini sağlayacağım, öyle gideceğim...
Böyle bir misyonum var yani...
Bütün menopozlu arkadaşlara selam olsun!!!

Yazarın Tüm Yazıları