Şiddete notalarla karşı duruyorlar

İzmirli müzik eğitmeni Muharrem Dayanç, kadına şiddete müzikle dikkat çekmek ve duyarlılığı artırmak için başlattığı ‘Notalar Şiddete Karşı’ adlı projesinde finale yaklaştı.

Haberin Devamı

Kadın danışma merkezlerinden danışmanlık hizmeti alan kadınlardan kurulu bir gruba, yaklaşık 3 aydır koro ve ritim çalışmaları veren Dayanç, bu projeyi İzmir’de büyük bir destek zeminine oturtmayı başarmış.

Şiddete notalarla karşı duruyorlar

30 kadar kurum ve kuruluşun, ayrıca bir çok İzmirli kadın kanaat önderinin de desteğini alan proje 28 Aralık’ta Ahmed Adnan Saygun Merkezi’nde sergilenecek. Fakat müziğin ve notaların iyileştirici gücü daha şimdiden koroda yer alan şiddet mağduru kadınlar üzerinde olumlu etkisini göstermeye başlamış bile...

ÖZGÜL BARMANBEK
BANA KİMSE BU KADAR ÖZEL DAVRANMAMIŞTI

Şiddete notalarla karşı duruyorlar

Haberin Devamı

- Özgül hanım siz bu koroya nasıl katıldınız?

- İnternetten koronun başladığını gördüm. Katılmayı çok istedim. Çünkü ben de eşimden daha önce şiddet görmüştüm. Çok zor bir şekilde ayrıldım. Çok sıkıntılı dönemler geçirdim. Çocuklarım büyüdükten sonra ayrılma kararı aldım. Babalarını görüyorlar, şimdi bir problem yok. Ve bu projenin içinde olursam kendimi daha rahat ifade edebileceğimi düşündüm. Çok özgür olabileceğimi, mutlu olabileceğimi düşündüm. Muharrem Bey ve belediye başkanları bizi hep el üstünde tuttular. Kraliçeler gibi ağırlandık. İnanın şimdiye kadar kimse bana bu kadar özel davranmamıştı. Kendimi çok özel, çok mutlu hissettim. Ve öyle mutlu bir hayatın içindeydim ki, ‘neden daha önce kendim için böyle bir şey yapmadım, bir adım atmadım’ dedim. İyi ki böyle bir proje oldu, iyi ki biz buradayız.

- İyi geliyor mu gerçekten notalar?

- Çok iyi geliyor. Hatta çocuklarım ‘anne o kadar çok gözlerinin içi gülüyor, o kadar mutlusun ki sen bırakma hiç, devam et’ diyorlar. Çünkü onlar gerçekten benim mutlu olmamı istiyorlar. Çok kötü günler geçirdiğim için. Söylerken bile duygulanıyorum. Hep böyle olsun, tüm kadınlar için.

Haberin Devamı

MADDİ ÖZGÜRLÜĞÜ OLMAYAN KADIN ŞİDDET GÖRÜYOR

- Peki yaşadıklarınız nasıl bir etki bıraktı hayatınızda?

- Şöyle söyleyeyim, maddi gücü olmayan kadın zorlanıyor. Benim maddi özgürlüğüm yoktu, ilkokul mezunuyum, ama kendimi çok güzel yetiştirdim. Çocuklarımın hepsi üniversite bitirdiler. Çocuklarım okurken ben de onlarla birlikte okudum, çalıştım. Her şeylerine ayak uydurmaya çalıştım. Babaları vardı, fakat ne yazık ki ilgilenmiyordu. Kendi hayatını yaşamayı seviyordu. Sorumluluk almayı sevmiyordu. O yüzden kadınlarımıza ben şunu söylemek istiyorum. En başta ekonomik özgürlüklerini almaları gerekiyor. Benim annem babam sağ olsunlar her zaman yanımda oldular. Şimdi onlar vefat etti, maaşlarını alıyorum. En azından maddi sıkıntım yok. Çocuklarımın çok büyük desteği var bende. Okudular, bilinçlendiler, bana sahip çıktılar. Kadınlarımız çocuklarını bir anne olarak çok iyi yetiştirsinler. Eğer çocuklar güzel yetişirse, onlar tutunacak bir dal oluyor. Sağlam bir dal oluyor, sırtını dayayacak bir ağaç oluyor. Ve diyorsunuz ki, ben bir şeyi başarmışım ki desteğim var artık. Benim de desteğim çocuklarım.

 

Haberin Devamı

EBRU ACIDERE
BU KOROYA KADAR HİÇBİR ŞEY BAŞARAMAM SANIYORDUM

Şiddete notalarla karşı duruyorlar

- Sizin nasıl bir hikâyeniz var Ebru Hanım?

- Ben de ayrıyım eşimle. Kızım 3 aylıktı ayrıldığımda. 15 yıl oldu boşanalı. Psikolojik sorunlarım vardı. Mücadele etmeye çalışıyorum. Okutmaya çalışıyorum. Bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Çocuğuma güzel şeyler verebilmeye çalışırken, danışmanlık merkezinden psikoloğumuz Demet hanım sayesinde burayı buldum.

- Nasıl iyi geldi mi burası?

- Çok iyi geldi. Mesela ritim darbuka çalacağız. Çok zorlanacağımı düşündüm, ama darbukaya vurmaya başladığımda bütün isyanım, her şeyim bitiyor yani. Gerçekten çok büyük stres atıyorum.

- Peki size de sorayım şimdi. Siz de birçok zorlu süreçten geçtiniz. Aslında birçok kadın geçiyor. Eğitimli, eğitimsiz, fiziksel, psikolojik...

Haberin Devamı

- Maalesef. Her yerde var. Yani hiç görmedim diyende bile şiddet var.

- Ne tavsiye edersiniz bu durumda olan kadınlara?

- Evlerinde oturmasınlar. Dışarda o kadar güzel böyle yerler var ki. Onlara destek olabilecek yerler var. Evde oturmasınlar, bizler sadece evde bastırılıyoruz, sürekli bastırılıyoruz ve gözümüz açılmıyor bu yüzden, tüm olay bu aslında.

- Siz nasıl hissediyorsunuz kendinizi bu projeden sonra?

Özgül ablanın da dediği gibi iyi ki böyle bir proje olmuş. Ben de hayatımda kendimi hiç bu kadar özel hissetmemiştim. Bir şeyleri başarabileceğimi hiç düşünmüyordum. Ama yapabiliyorum. Bunu öğrendim burada. O yüzden çok güzel. Burada ne yapsak çok doğru yapmış gibi bizim arkamızda oluyorlar.

Haberin Devamı

MUHARREM DAYANÇ - Dayanç Müzik Okulları Sahibi
NOTALARIN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜNE İNANIYORUZ

Şiddete notalarla karşı duruyorlar

- ‘Notalar Şiddete Karşı’ projesi nasıl doğdu?

- Müzik okullarım var. Bir müzik eğitmeni olarak müzikle duyarlılık yaratmaya çalışıyorum. Toplumdaki dezavantajlı kesimlerin, o kesimdeki kişilerin sosyalleşmesi, özgüvenlerini kazanmaları için müziği kullanıyoruz. Notalar şiddete karşı projemiz, cezaevlerindeki mahkum çocuklar, engelli çocuklar ve İzmir’deki Lösemili çocuklardan sonra yaptığımız bir diğer proje. Lösemili çocuklarda moral motivasyonunun artmasını sağlamak, engelli çocuklara özgüven kazandırmak, mahkum çocukların ise tekrar suça yönelmesini engellemek amaçlı çalışıyoruz. Kadına şiddet çok güncel bir konu. Her gün Türkiye’den az 1 kadın eşi veya ailesi tarafından çeşitli sebeplerden dolayı öldürülüyor. Aslında bu sadece kadın sorunu değil. Genel anlamda toplumsal bir sorun. Bir erkek duyarlılığıyla bu olaya el uzattım. Danışma merkezlerindeki danışmanlık hizmeti alan kadınlardan oluşturduk bu koroyu. Bu anlamda Türkiye’de bir ilk. Bu kadınlarımızı da o Danışmanlık merkezlerinde çalışan psikologlar ve sosyologlar oluşturdu. Amaç kadına şiddete müzik ile duyarlılık kazandırmak ve farkındalık yaratmak.

- Kimler var koroda? Sadece şiddet mağduru kadınlar yok bildiğim kadarıyla.

- O kadınların dışında yaklaşık 20 tane İzmir Kadın Kanaat önderleri var. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun eşi Türkegül Kocaoğlu gibi duyarlı olan CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, Urla Belediye Başkanımız Sibel Uyar, Konak Belediye Başkanımız Sema Pekdai , İzmir Ticaret Borsası Başkanı Işınsu Kestelli, Eski Devlet Bakanı Işılay Saygın, Aysel Öztezel, Betül Elmasoğlu, EGİKAD, İZSİAD, KADER, DİSK, KESK, TMMOB, EÇEV, TEV, EBSOV temsilcileri.. Sivil toplum örgütleri başkanları, kurumlar, sendikalar… Ayrıca Ege Üniversitesi Konservatuvar Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Özgen Küçükgökçe gönüllü şeflik yapıyor koromuza. Belediye başkanlarının eşleri burada yer alacak, destek olacaklar. Ama ben burada en büyük teşekkürü İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapmak istiyorum. Nedeni şu, bugüne kadar yaptığımız bütün projelerde İzmir Büyükşehir Belediyesi her türlü desteği vermiş ve konser salonlarını bize hep ücretsiz tahsis etmiştir. Bu sayede biz, bugüne kadar bu konserlerde 1 liralık bile bağış kabul etmediğimiz gibi, 1 liralık bilet satışı da yapmadık. Bu önemli. Tamamıyla sosyal sorumluluk bilincine yönelik çalışmalarımız.

- Konser ne zaman, nerede yapılacak?

- Projeyi 28 Aralık’ta Altan Gördüm ve Nehir Erdoğan sunacak. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde dünyaca ünlü Yan Flütçü Şefika Kutluer, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası kadın müzisyenleri sahne alacaklar. Amacımız dediğim gibi kadına şiddette o duyarlılığı ve farkındalığı yaratmak. Ayrıca sizin nezdinizde bu projeye basın sponsoru olarak destek olan Hürriyet Gazetesi’ne de çok teşekkür ederiz.

 

DR. TÜRKEGÜL KOCAOĞLU
ŞİDDET KADIN KADAR ERKEĞİN DE SORUNU

Şiddete notalarla karşı duruyorlar

- Kadına şiddet konusunda böyle bir sosyal sorumluluk hakkında sizin görüşlerinizi alabilir miyiz?

- Kadına şiddet deyince şiddeti kısıtlamış oluyoruz. Şiddet aslında her yerde. Günümüzde savaş gündemde. Böyle bir zamana rastlaması, müzikle yanıt verilmesi bana çok anlamlı geldi. Emekli bir hekim olduğum için kadın ve çocuk konusunda çok duyarlıyım. Özellikle sığınma evinin, kadın merkezinin yapılaşmasında önayak oldum. Keşke böyle yerlere ihtiyaç olmasa... Bu toplumsal bir sorun. Yani kadının sorunu olarak görülüyor şiddet, ama bence aynı zamanda erkeğin sorunu. Çünkü mutsuz erkekler bu işi yapıyorlar, özgüveni olmayan erkekler bu işi yapıyorlar, egoları şişirilmiş erkekler bu işi yapıyorlar. Erkeklere çok çok ağır yükler veriliyor. Çok büyük beklentiler oluyor. Onlar da sorunların içinden çıkamayınca bazen bu şekilde yanlış yanıtlar verebiliyorlar. Ben iki erkek çocuğu annesi olarak biraz bu konuda erkeklere de eğilinilmesi gerektiğini, toplumu bütün olarak düşünmemiz gerektiğini vurgulamak istiyorum. Bu eğitimlerin beraber yapılmasını istiyorum.

- Müziğin, notaların yaralı ruhlara iyi geleceğine inanıyor musunuz?

- Aslında şarkılara dikkat ederseniz güzel sözleri erkekler söylemiş hep kadınlara. Ama işte yüklenen maçoluk vs. gibi şeyler onların bu duyarlılıklarını bastırmalarına neden oluyor diye düşünüyorum. Bu notaların ve müziğin yalnızca kadına şiddette değil her türlü şiddete iyi gelmesini umuyorum. Hastalıklara da müzik iyi gelir. Yıllar önce bazı makamlar ve seslerle, bazı hastalıkların tedavi edildiğini görüyoruz. Yani bu kadar önemli notalar hayatımızda. Umarım her şey müzik kadar güzel olsun. Mucizeler olsun dünyamızda.

Yazarın Tüm Yazıları