Yurtta koalisyon Şişli’de vesayet

KADERİN garip bir cilvesi olarak da bakabilirsiniz; ‘En iyi hükümetler, iktidarı paylaşan koalisyon hükümetleridir’ diyenler, daha İstanbul’un bir ilçe belediyesinde başkanlığı bölüşemiyor.

Haberin Devamı

Şişli Belediyesi’ndeki Sarıgül vesayetinden söz ediyorum. Farkında mısınız, birbirlerine girdiler...

***

Ortada seçilmiş bir başkan var, bir de belediyeyi babasının çiftliği gibi yönetmekte ısrar ettiği söylenen ‘gizli’ bir başkan...
Şişli Belediyesi’ni seçilmiş başkana yönettirmiyor, kurduğu düzenek sayesinde sandıktan kim çıkarsa çıksın ipleri eline tutmaya devam ediyormuş bu ikincisi...
Tehdit, şantaj, baskı ve şiddet söylentileri gırla gidiyor; rezilliğin bini bir para...
Seçilmiş Başkan Hayri İnönü ise istifaya zorlandığı iddiaları için kâh “Ne yalanlarım ne doğrularım” diyor... Kâh “Seçim öncesinde bir emanetçilik anlaşmasına imza attığım ve bu ay sonunda istifa edeceğim yalandır, dönem sonuna kadar görevimin başındayım” gibi aksi zaten düşünülemeyecek garaipten açıklamalar yapıyor.

***

Daha seçilmeden ayyuka çıkmıştı şayialar, CHP adayı Hayri İnönü için ‘Eski başkan Mustafa Sarıgül’ün emanetçisidir’ deniyordu.
Rivayetlere göre seçimden sonra Hayri Başkan istifa edecek, yerine Mustafa Başkan’ın oğlu Emir Başkan geçecekti.
Veliaht Sarıgül, tahta geçeceği güne dek Şişli Belediyesi meclis üyesi olarak aportta bekleyecek... Beklerken de başkan yardımcısı sıfatıyla perde arkasından belediyeyi yönetecekti.
Uçuk gelmişti bana bu senaryo. Bir insan, hem de deneyimli bir siyasetçiyse, ihtirasları ne kadar büyük olursa olsun bu modelin yürümeyeceğini bilirdi. Bilmemek için hırsının aklının önüne geçmesi yetmez, düpedüz aklını peynir ekmekle yemiş olması gerekirdi.
İnanmamıştım yani, inanılır gibi değildi...
Bu devirde, bir belediyede, üstelik Şişli’de, üstüne üstlük‘hanedan idaresi’ni yıkan Atatürk devrimlerine baş koymuş CHP’lilerin oylarıyla ‘babadan oğula’ bir yönetim hayal edenin aklından siz olsanız şüphe etmez miydiniz?

***

‘Olur mu öyle saçmalık, siyasi yakıştırmadır’ diyerek dedikodulara kulak asmamıştım.
Emir Sarıgül belediye meclis üyesi oldu, yine kulak asmadım...
Başkan yardımcısı oldu, ben yine kulak asmadım...
Hatır gönül işidir, kayırmacılıktır, evet yanlıştır ama hepi topu bu kadardır diye düşünmüştüm.
Çok geçmedi, öyle çatırtılar patırtılar duymaya başladık ki kulaklarıma inanamıyorum bir kez daha...
Hatrı gönlü, kayırmacılığı, nepotizmin kralını aşan bir duruma işaret ediyor içeride kopan iktidar kavgası.
Şişli Belediyesi’nde başkanlığın babadan oğula geçeceği bir senaryonun oynanmak istendiği, inkâr edilemez bir gerçek halini alıyor giderek.
Ama koltuğun baba Sarıgül’den oğul Sarıgül’e devri için Hayri Başkan’ın aradan çekilmesi lazım. O ise direniyor.
İstifa baskısına karşı aslanlar gibi direniyor görünüşte, fakat vesayet girişimine karşı da öyle mi?
“Şişli halkı bana oy verdi, ben yönetirim arkadaş” demiş olsa, bugüne dek ya kendisinin ya da perde arkasından belediyeyi yönetme arzusu saklanamayacak duruma gelen veliaht Sarıgül’ün gitmiş olması gerekmez miydi?

***

Şişli, kolay durulacağa benzemiyor. Sulh ve sükûnet bir süreliğine daha sağlansa da bu kavganın sonunda ikisinden biri gider, gitmesi kaçınılmaz...
Tek kaçarı var; inceldiği yerden kopsun demez, oturur yeniden anlaşırlar.
Yeni bir paylaşım düzeni üzerinde mutabık kaldılar mı, tamamdır.
İki tarafın da kaybedeceği bir kavgadan, kazan-kazan esasına dayalı bir vesayet düzenine geçerler.
Mutlak iktidar peşinde koşmak yerine iktidarı üleşmeyi ve paylarına düşenle yetinmeyi öğrenmelerine bağlı.
Biri perde önünde görünen başkan, diğeri perde arkasında görünmeyen başkan, gül gibi geçinip giderler.

***

Olan, Atatürk’ün, saltanattan cumhuriyet idaresine geçişimizin temelindeki veciz düşüncesine olur:
“Hâkimiyet, bila kayd-u şart milletindir.”
Osmanlı alfabesiyle yazılmış orijinalini okuyup eski Türkçesini anlayamayacak Atatürkçüler için tercümesi:
“Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.”

Yazarın Tüm Yazıları