Nesini imzalamadı HDP?

KAFAMDA beliren ilk şey, HDP’ye ortak bildiriyi MHP’nin imzalattırmamış olabileceğiydi.

Haberin Devamı

Yan yana gelmeme hassasiyetinden.


Öyle çıksa, MHP’ye yüklenecektim. Parti hassasiyetini ülke hassasiyetlerinden üstte tuttukları için, politik duruşlarını bozdurmamak uğruna Meclis’te oluşacak ortak irade pozunu bozdukları için.


Teröre karşı milletçe ‘biriz, beraberiz ve dimdik ayaktayız’ fotoğrafının verileceği bir günde, bundan kaçınmanın milliyetçi hassasiyetlerle bağdaşmadığını söyleyecektim.


‘Yeri ve zamanı mıydı siyaseten ayrışmanın’ diyecektim.


Zaman ötekileştirmenin, dışlamanın, uzaklaştırmanın, saf dışına itmenin değil... Var güçle içeri çekmenin, safları sıkılaştırmanın, kaynaşmanın, kucaklaşmanın zamanı diye hatırlatacaktım.


Fakat öyle çıkmadı.

 

* * *

 

MHP’nin günahı yok.

Haberin Devamı


Tam aksine sorumlu, yapıcı ve birleştirici yaklaşma konusunda üstüne düşeni yapmış.


MHP blokaj koyduğu için HDP’yi aralarına almamış değiller. HDP kendisini dışarıda bırakmış.


Doğru. Hani o çoğu zaman ötekileştirilmekten, ayrımcılığa maruz kalmaktan, terör örgütüyle bir tutulmaktan, kriminalize edilmekten, şeytanlaştırılmaktan, lanetli gibi yan yana gelinmemekten, vebalı muamelesi görmekten, oyuna
sokulmamaktan, diyaloğa açık olunmamaktan vesair yakınan HDP’nin ta kendisi bu.


Aralarına girmeyen, birlikte fotoğraf vermeyen, içlerine karışacağına diğerlerine dirsek gösteren o.


‘Kendini ayrıştıranın, bir daha ayrıştırılmaktan şikâyete yüzü ve hakkı olur mu’ diye durup düşünmeden hem de.

 

* * *

 

AK Parti, CHP ve MHP grupları, Ankara’daki hunharlığa ortak bir bildiriyle cevap verdi.


Kısa ve öz bir bildiriydi.


Terör nitelemesini vurgulayıp saldırıyı nefretle kınayan... Başsağlığı, rahmet ve şifa dileklerini yansıtan... Türkiye’nin terör kalleşliğine boyun eğmeyeceğini, bu alçaklıkların üstesinden gelecek kudret ve iradeye malik olduğunu haykıran bir metin.


Üç partinin grup başkanvekilleri altına imza atmışken HDP imtina etti.

Haberin Devamı


Grup başkanvekilleri İdris Baluken de imza koyacağı yerde niye imzalamadıklarını anlatmayı seçti.


Halbuki ayrışmalarını gerekçelendirirken bile saldırıyı kınamaktan imtina etmiyordu.


Eş genel başkanları Selahattin Demirtaş da Twitter’da sıcağı sıcağına paylaştığı tepkisinde ortak bildiriyle uyuşan bir taziye ve kınama dili kullanmıştı.


Söylemelerine bakılırsa kınamasına kınıyorlar, nefret etmesine nefret ediyorlar, acısını yüreklerinde duymasına duyuyorlar, üzüntüsünü paylaşmasına paylaşıyorlar ama bu insanlıktan çıkmışlığın karşısında tek yürek olmaya gelince olmuyorlar, imza koymaya gelince koymuyorlar.


Kaçındıkları şey, imzalarlarsa metnin diline, terör tanımlamasına da ortak olacak olmaları mıydı?

Haberin Devamı


Kaçındıkları şey, ‘teröre karşı ortak duruş’a katılacak olmaları mıydı?


Bu mu korkuttu HDP’yi, bundan mı muhalefet ettiler metne?

 

* * *

 

İdris Baluken’in gerekçeleri arasında ikisi de yok. Sorun, metnin içeriğinde uzlaşmaya varmamış olmalarıymış.


Çünkü... ‘Bu metnin içeriğinde Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda, Suruç’ta, Ankara’da, Sultanahmet’te yapılan katliamların da yer alması gerektiğini, sokağa çıkma yasaklarında kimden gelirse gelsin yaşanan sivil can kayıplarıyla ilgili bir ibarenin de olması gerektiğini ifade etmiş’ler.


Ama kabul görmemiş.


“Öyle bir tablo ortaya çıktı ki sanki bu menfur saldırıyı üç siyasi parti kınamış, bir siyasi parti kınamamış şeklinde siyasi etiğe uymayan bir durum yaşandı” diyebiliyor bir de.

Haberin Devamı


Siyasi etiğe, insafa, izana, insanlığa, hümanist değerlere falan çok riayet ettiklerini, gayet de uygun davrandıklarını düşünüyor olmalılar.


Ortak bir metnin, tam da böyle asgari müşterekler üzerine kurulması gerektiğini de unuttuklarını varsaymalıyız. Laf uzadıkça imzacılar arasında görüş ayrılıklarının başlayacağını bilmiyorlarmış gibi.

 

* * *

 

Baluken’in izahatından anladığımız; metni paylaşıyorlar ama eksik buluyorlar, fazladan diyecekleri vardı. 


Öyleyse neden ‘yetmez ama evet’ diyerek imzalamadılar? Bunu akıllarına getirmemiş olmalarına da alenen göz yummalıyız.


Aksi halde ne yapsanız öne sürdükleri gerekçeler, bildiriyi neden imzalamadıklarını açıklamıyor.

Haberin Devamı


Haberleri olsun, tam isabet tutturarak imkansızı başardıklarını sanıp, onu da göz boyama yeteneklerinin üstünlüğüne bağlamak gibi yanlış bir zehaba kapılmasınlar sonra.

Yazarın Tüm Yazıları