Keşke bu cuma camilerde şöyle bir hutbe okutulsa

EY Müslüman!

Haberin Devamı

Aklını, vicdanını “Hocaefendi” denilen birtakım çakma şahısların emrine verme.

 

Kafanı çalıştır, aklını kullan... Unutma!

 

Kuran’da en çok “Hiç akıl etmez misiniz” cümlesi geçer.

 

*

 

Ey Müslüman!Kişiliğini, varlığını, kısacası her şeyini bir grubun, bir yapının, bir camianın içinde eritme! Varlığını yok sayma, kişiliğini ezdirme!  

 

*

 

Ey Müslüman!Kalbinden geçeni söyleyenden, açıkça eleştirenden, hileye ve desiseye başvurmadan itiraz edenden hiç korkma!

 

Haberin Devamı

Sen asıl münafıkça susandan, riyakârca senden görünenden, kalbinden geçenin tam tersini ifade edenden kork!

 

*

 

Ey Müslüman!Kendisine neredeyse ilah muamelesi yapılan, eleştiriden münezzeh havası basan, günahsız ve masum edası takınan her türlü dini kılıklı adamdan uzak dur!

 

*

 

Ey Müslüman!Kendi din anlayışlarını topluma dayatanlardan, kendi din anlayışları dışındaki tasavvurların tümünü batıl ilan edenlerden, kendi din anlayışlarının Allah katında geçerli tek din anlayışı olduğunu söyleyenlerden...

 

Hemen ve derhal uzaklaş!  

Keşke bu cuma camilerde şöyle bir hutbe okutulsa

Keşke bu cuma camilerde şöyle bir hutbe okutulsa

BİZ ASLA BUNLAR KADAR AŞAĞILIK OLMAMALIYIZ

 

GÖZALTINA alınmak için aranan Cemaat gazetecilerinden Büşra Hanım Erdal, Balyoz zamanı şunu yazmış:

 

Haberin Devamı

“Balyoz kadınları hep sarışın ya, kim kimin eşi karıştırıyorduk. Eşlerinin resmi basılı olan tişört giymişler. İşimiz kolaylaştı.”

 

*

 

Yine Büşra Hanım Erdal, Silivri Zindanı’nın koşullarından yakınanlarla bakın nasıl dalgasını geçmiş:

 

“Twitter’da promosyon zamanı! Her beş yüzüncü takipçime bir günlük Silivri’de konaklama, mahkemeyi gezme, duruşma izleme, sabah kahvaltı, öğle yemeği.”

 

*

 

İşte bu Büşra Hanım Erdal hakkında şimdi gözaltı kararı verildi.

 

*

 

Hayır, hayır.

 

Bunlar kadar kötücül, bunlar kadar hukuksuz, bunlar kadar acımasız olamayız.

 

Büşra Hanım Erdal’ın da hukuk içinde kalınarak yargılanmasını savunmak hepimizin boynunun borcu olmalı.

 

Haberin Devamı

YİĞİT BULUT NEREDE?

 

“SİLAHLARIM ve mermilerim var, ilk önce ben atılırım” falan demişti ya aylar önce...

 

15 Temmuz sürecinde kendisiyle ilgili “aslanlar gibi çarpıştı” türü haberler aradım.

 

*

 

Fakat heyhat!

 

Bırakın “aslanlar gibi çarpıştı” haberini...

 

Şöyle esaslı bir çıkış bile yapmayışı bile pek bir manidar geldi bana.

 

İKİNCİ DARBE OLUR MU?

 

OLUR mu, olmaz mı bilmem ama...

 

Bildiğim bir şey var:

 

Tabii ki başarılı olamazlar!

 

Çünkü...

 

Bu millet, darbe önlemenin tadına vardı bir kere...

 

SENİN KARŞINDA NORMAL BİR TERÖR ÖRGÜTÜ YOK Kİ!

 

SEN karşında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne mensup bir “general” var sanıyorsun. Oysa karşındaki ‘Pensilvanya’nın generali.

 

Haberin Devamı

*

 

Sen karşında cumhuriyetin bir savcısı var sanıyorsun. Oysa karşındaki ‘Fetullah’ın savcısı.

 

*

 

Sen karşında devletin bir polisi var sanıyorsun. Oysa karşındaki ‘İmam’ın polisi...

 

*

 

Sen karşında normal bir sivil toplum örgütü var sanıyorsun. Oysa karşındaki ‘Gizli Örgüt’ün legal görünümlü kolu...

 

*

 

Sen karşında gazeteci var sanıyorsun. Oysa karşındaki ‘Gizli Teşkilat’ın emirlerini uygulayan bir maşa...

 

*

 

Sen karşında işadamı var sanıyorsun. Oysa karşındaki ‘bu kirli organizasyon’un finansörü...

 

*

 

Senin karşında normal bir terör örgütü var sanıyorsun. Oysa karşındaki sinsi, desiseci, sızmacı bir terör örgütü...

 

*

 

Bu anormal örgütle mücadelenin yöntemi de tabii ki anormal olacak.

 

Haberin Devamı

HULUSİ PAŞA’YI FETULLAH’LA GÖRÜŞTÜRMEK İSTEYEN GENERALİ NEREDEN TANIYORUM

 

DARBE girişimi gecesi Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar’ı Fetullah Gülen’le görüştürmek isteyen tuğgeneralin isminin Hakan Evrim olduğunu öğrendiğimde...

 

“Ben bu ismi bir yerden hatırlıyorum” dedim.

 

*

 

Ve bingo!

 

Eski askeri savcı emekli Albay Ahmet Zeki Üçok, 6 ay önce verdiği “Ordudaki Fetullahçıları isim isim biliyorum” başlıklı röportajda...

 

Tuğgeneral Hakan Evrim’in adını da vermişti.

 

Hem de listenin en başında.

 

TABİİ Kİ HERKESİ KANDIRAMADILAR

 

“HEPİMİZİ kandırdılar, hepimiz oradaydık” diye yazdığım için...

 

Sitem üstüne sitem edenler oldu.

 

*

 

Özürler dileyerek yazıyorum:

 

*

 

İşte “kandırılamayanlar”:

 

*

 

- Atatürkçülerin büyük çoğunluğunu kandıramadılar!

 

*

 

- Komutanları kandıramadılar!

 

*

 

- Aziz Yıldırım’ı ve Fenerbahçe’yi kandıramadılar!

 

*

 

- Hükümet/Cemaat ittifakının en kuvvetli döneminde “Cemaat” karşıtı demeç veren dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek’i kandıramadılar.

 

*

 

- Ahmet Şık, Nedim Şener gibi gazetecileri ve onların haklarını savunan gazetecileri kandıramadılar.

 

*

 

- Doğu Perinçek’i ve Aydınlık Grubu’nu kandıramadılar.

 

*

 

- Turgut Kazan’ı zerre kadar kandıramadılar.

 

ABDULLAH GÜL DAHA ETKİN BİR YERE GELMELİ

 

DARBE gecesinin kahramanlarından biriydi Abdullah Gül.

 

En sert, en net, en kuvvetli tutumu alanların başında geliyordu.

 

*

 

Böylesi bir kritik süreçte...

 

Abdullah Gül’den daha fazla yararlanılmasını teklif ediyorum.

 

Yazarın Tüm Yazıları