Eğer ben

EĞER ben...

Haberin Devamı

AK Parti’ye mensup bir milletvekili olsaydım.
“Bizim bakanlar mücrim mi ki... Yayın yasağı getiriliyor... Olmaz böyle şey” diye haykırırdım.


*


Eğer ben...
Hükümete sorgusuz sualsiz tam destek veren bir gazeteci olsaydım.
“Saklayacak bir şey mi var kardeşim” der ve yayın yasağına şiddetle itiraz ederdim.


*


Eğer ben...
Yolsuzlukla, hırsızlıkla suçlanan bakan olsaydım.
“Benim alnım ak, başım dik... Kaldırın şu yasağı... Hatta her şeyi canlı yayında ekranlara getirin... Milletimiz her şeyi açıkça görsün” diye meydan okurdum.


*


Eğer ben...
AK Parti’nin il, ilçe ya da belde teşkilatında görev almış bir siyasetçi olsaydım.
“Ne oluyor ya? Bizim bakanların saklayacak bir durumları mı var, niye yayın yasağı getiriliyor ki” diyerek düşünür kalırdım.


*


Eğer ben...
AK Parti’ye gönül vermiş ve inanmış sade bir vatandaş olsaydım.
“Varmış demek ki saklanacak, gizlenecek bir durum” diyerek...
O yayın yasağı karşısında moralsizlikler girdabında boğulurdum.

Haberin Devamı

Garantili gündem belirleme önerileri

-“KADIN ile erkek eşit değildir, kadın ile erkek eşdeğerdir” dedi, gündemi belirledi.


*


-“Esnaf gerektiğinde polistir, gerektiğinde hâkimdir” dedi, gündemi belirledi.


*


Yeni gündem belirleme konuları saptadım.
Öneriyorum


*


-“Yoga yapacağına namaz kıl” dese... En az iki hafta tartışılır.


*


-“Güzelim yahnilerimiz, şahane kebaplarımız dururken füzyon diye bir şey uydurdular” dese... En az 22 gün çarşı karışır.


*


-“Kiğılı’dan yüz liraya alacağı elbiseyi Prada’dan bin liraya alıyor, sonra da hayat pahalı diyor” dese... Üç günlük bir fırtına eser.


*


-“Serpme kahvaltı israftır” dese... Van’da herkes bu konuyu konuşur.


*


-“Sosyal medyada Yozgat’a zulmediliyor” dese... Hem sosyal medyayı hem de Yozgat’ı sallar.

Uzay profesörü olmuş, uğraştığı şeye bak


EGE Üniversitesi’nde bir “uzay profesörü” hapse giriyor.


*

Haberin Devamı


Neden?
-Uzaya füze fırlatmaya kalktığı için mi?
-NASA’ya alternatif bir birim kurduğu için mi?
-Mars’a gitmeye çalıştığı için mi?
-Uzayda yeni keşifler yaptığı için mi?


*


Hayır. Hayır.
Hiçbiri değil.


*


Şundan dolayı:
Başörtülü öğrencileri sınıfından kovduğu ve bununla yetinmeyip elindeki fotoğraf makinesiyle okul bahçesindeki başörtülü öğrencilerin fotoğraflarını çekerek kılık kıyafet zabitliği yaptığı için...


*


Mirgün Cabas, geçen akşam CNN Türk’te bu “uzay profesörü”ne sordu:
“Bugün olsa aynısını yapar mısınız?”
Adam cevap verdi:
“Evet, yaparım.”


*


Uzayın profesörü olmuş.
Ama aklı hayali kılda, tüyde, örtüde, kılıkta, kıyafette...


*


Keşke bu adam hapse atılmasa...
Sadece “uzay profesörü olmuş, uğraştığı şeye bak” diye teşhir edilse...
Çünkü böylesi bir ceza ona, “dört ay hapis cezası”ndan çok daha ağır bir ceza olur.

Haberin Devamı

Adını açıklamayan o ‘Bakan’ı açıklıyorum

YIL: 2007.
Aylardan Nisan.
“Cemaat” ile “hükümet” arasında su sızmıyor.
İttifak büyük.
Hükümet Cemaat’i, Cemaat hükümeti kolluyor.
Her alanda tam bir işbirliği var.
Ne istiyorlarsa... Veriliyor.
Böyle bir dönem...


*


İşte böyle bir dönemde...
AK Parti hükümetinin en önemli ‘bakan’larından biriyle buluşmuştum.


*


Ve şaşkınlık içinde kalmıştım.
Çünkü “Bakan Bey”, Cemaat aleyhine konuşuyordu.
Hem de ne konuşma!
-“Emniyette gruplaşıyorlar” diyordu.
-“Adliyede dayanışma içindeler” diyordu.
-“Atılan her adımı ‘bu iş Cemaat’in işine yarar mı’ diye değerlendiriyorlar” diyordu.
-“Bütün sorunlu işlerin ardında Cemaat var” diyordu.
-“Hükümet bunlar yüzünden zor durumda kalıyor” diyordu.
-“Cemaat isen cemaatliğini bil kardeşim” diyordu.
-“Fethullah Hoca istihbarat işlerine meraklı. Onun bu merakı yüzünden olan bize oluyor” diyordu.


*

Haberin Devamı


“Bakan Bey”in bu sözlerini, “Bakan Bey”in adını vermeden yazdım.
(Bakınız: Hürriyet gazetesinde 2 Nisan 2007 tarihinde yazdığım “Cemaat Ey Cemaat” başlıklı yazı.)


*


Kıyamet koptu tabi...
Cemaat ayaklandı.
O “Bakan”ın kim olduğunu hemen anladılar.
Üstüne gittiler.
Mavi gökyüzünü ona dar ettiler.


*


Peki kimdi o “Bakan”?
-Cemaat konusunda ilk kez hem hükümeti hem toplumu uyaran...
-“Bunlar başımıza iş açacak” diyen...
-Cemaat’e en küçük laf etmenin bile büyük risk taşıdığı bir dönemde o riski alma cesareti gösteren...
-Bugünleri ta 2007’de gören...
O “Bakan” kimdi?


*


Tarihe not düşüyorum:
O “Bakan”, dönemin Adalet Bakanı Cemil
Çiçek
idi.


Helal olsun Bahçeli’ye

BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, Bahçeli’ye meydan okudu:
“Dersim’le ilgili görüşlerini git Tunceli’de anlat... Ama gidemezsin Tunceli’ye... Gidemezsin Dersim’e.”


*

Haberin Devamı


MHP Lideri Devlet Bahçeli, o gün o saat verdi karşılığını:
“Gidiyorum Tunceli’ye.”


*


Dersim konusundaki görüşlerine zerre kadar katılmıyorum...
Ama bu “reste rest” tavrı nedeniyle Devlet Bahçeli’yi takdir ettim.

Yazarın Tüm Yazıları