Aydın Doğan hiç tereddüt etmeden 'demokrasi' dedi

15 Temmuz akşamı Bodrum’dayız.

Haberin Devamı

Aydın Doğan’la sohbet ediyoruz. Saat 22.00’ye yaklaşırken...

“Bana müsaade” diyerek yanından ayrıldım.

Saat 22.15’te telefonum çalmaya başladı.

Arayan herkes, aynı bilgileri veriyordu:

Askerler köprüyü kesti, Ankara’da jetler alçak uçuş yapıyor!

Arayanlar, darbe türünden bir çılgınlığa cüret edilebileceğine pek ihtimal vermedikleri için...

“IŞİD eylem yapacakmış, onun için önlem alınıyormuş” falan dediler ilk etapta.

Fakat çok geçmeden olay anlaşıldı:

Resmen darbe oluyordu.

Saat 22.30’a geldiğinde...

Hemen Aydın Doğan’ı aradım.

Durumu özetledim.

“Hiçbir şey belli değil ama galiba bir kalkışma var... Sanırım darbe oluyor” dedim.

Belirsizliklerin sürdüğü...
Birçok AK Parti yetkilisinin bile “bakalım kim kazanacak” falan diyerek durumu kollamaya başlayıp arazi olduğu...
Darbenin emir-komuta zinciri içinde gerçekleşip gerçekleşmediğinin bile belli olmadığı...
O dakikalarda...

Aydın Doğan’ın mesajı çok netti:

“Askeri darbe felakettir. Demokrasiden ve sivil yönetimden yanayız”.

Bütün yayın organlarının yetkililerini tek tek aradı Aydın Doğan...

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin’le, CNN Türk Genel Müdürü Erdoğan Aktaş’la, CNN Türk Ankara Temsilcisi Hande Fırat’la, Kanal D Genel Müdürü Barış Tünay’la, Kanal D Haber Müdürü Süleyman Sarılar’la, Posta Genel Yayın Yönetmeni Rifat Ababay’la görüştü.

Mesajları netti:

“Hiç korkmadan, çekinmeden demokrasiden yana olun” dedi.
“Darbeye karşı sivil yönetimden yana tavır alın” dedi.
“Darbeler en başta medyayı alaşağı eder, itiraz edin” dedi.
“Bunlar başarılı olursa en başta bizleri alıp götürürler, karşı çıkın” dedi.

Yani demem o ki...

Doğan Grubu’nda çalışan tüm arkadaşlarımızın darbeye karşı demokrasiden yana tavır almasında, zorbalığa karşı direnmesinde, silahlı askerlerin baskınları karşısında dimdik durmasında...

Kendi cesaretlerinin olduğu kadar...

Aydın Doğan’ın yüreklendirmesinin de payı çok ama çok büyüktür.

Amacım övmek ya da övünmek değil.

Bunları sırf tarihi hakikatler, kayıtlara doğru, eksiksiz ve hakkaniyetli biçimde geçsin diye yazdım.


VERGİ CEZASINDA FETULLAH PARMAĞI
DOĞAN Grubu’na tarihin en büyük vergi cezasını kesen bürokratlar FETÖ’cü çıktı.

Kimi Pensilvanya’ya tüydü.
Kimi gözaltına alındı.
Kimi görevinden uzaklaştırıldı.
Kimi aranmakta.

Doğan Grubu’na yönelik vergi zulmünde Fetullahçı parmağından öteden beri kuşkulanıyorduk.

Bu işin başını çeken adamın, cezayı kestikten hemen sonra ABD’ye gittiğinin ve Pensilvanya’yı ziyaret ettiğinin farkındaydık.

O adamın CIA tarafından korunduğunu da biliyorduk.

15 Temmuz’dan sonra...

Vergi cezası işini kotaran ekibin tüm unsurlarının FETÖ’cü çıkması...

Kuşkularımızın ne denli haklı olduğunu ortaya koydu.


HAKİ CÜBBE
MİT, Fetullah’ın haki rengi cübbesinden bile şüphelenmiş.

Ve “acaba darbe mesajı mı veriyor” falan diye üzerinde durmuş.

Aydın Doğan hiç tereddüt etmeden demokrasi dedi

Haki cübbeden bile kuşku duyup araştırma yapan MİT’in...

Darbeyi doğru dürüst haber alıp önleyememesi kaç puan?


50 KİŞİLİK İNFAZ LİSTESİ
FETULLAHÇI darbenin 50 kişilik bir infaz listesi ortaya çıkmış.

Listede benim adım da var.

Şundan eminim:

Bu ülkede kim darbe yapmaya kalkışırsa kalksın...

Hepsinin yapacağı 50 kişilik infaz listesinde benim adım mutlaka olur.

İşte bütün bunlar, annemin, “Oğlum herkes kendini kurtarır, olan sana olur” şeklindeki tarihi nasihatine kulak vermememden...


FETULLAH'IN KİTAPLARI
YASAKLAMIŞLAR Fetullah’ın yazdığı kitapları...

Sanki adamın kitaplarında bir numara varmış gibi...

Baylar, bayanlar!

Fetullah...

Soru çalarak...
Hipnotize ederek...
Gizli teşkilat kurarak...
Şantaj ve tehdit unsurlarını kullanarak...
Sinsiliği hep ön planda tutarak...
Ağlayarak...
Menfaat sağlayarak...
Takiye yaparak...
Gerçek niyetini hep saklayarak...
Desise çevirerek...
“Tedbir” adı altında aldatmalara başvurarak...
Avlama yaptı.

Kitapla etkileme, onun avlama yöntemleri arasına bile girmez.

Şunun kitaplarını yasaklayıp da...

O kitaplarda sanki çok etkileyici şeyler yazıyormuş imajı vermeyin.


KIŞLA
BİR taraftan...

Askeri kışlaları kapatıp park yapmaya çalışıyorlar.

Bir taraftan da...

Gezi Parkı’na kışla yapmaya çalışıyorlar.

Allah’ım sen bizim aklımıza mukayyet ol.


ÖVSEM DE SÖVECEK YERSEM DE SÖVECEK
ATATÜRK’ü övsem de...

Atatürk’ü yersem de...

Bana ağız dolusu sövecek tonla Atatürkçü tip var.

“Hadi len” diyorum, başka da bir şey demiyorum.

Yazarın Tüm Yazıları