AK Parti, artık böyle bir parti

-İSTER AK Parti’nin kurucusu ol.

Haberin Devamı

-İster partinin en temel taşlarından biri ol.

-İster en zor zamanlarda partiye sahip çıkmış ol.
-İster partide herkesin “abi” diye hitap ettiği saygın bir kişilik ol.
Hiç mi hiç fark etmez.

 

*

 

Eğer...
-Eleştiri yaparsan...
-Aykırı laf edersen...
-Farklı görüş bildirirsen...
Bitersin.
Bitirirler.

 

*

 

-Sekiz televizyonla...
-On sekiz gazeteyle...
-Onlarca tetikçiyle...
-Onlarca milletvekiliyle...
-Yüzlerce trolle...
-Yüzlerce troliçeyle...
Anında üstüne çöreklenirler.

 

*

 

Haberin Devamı

-“Cüppeli Bülo” diye manşet çakarlar.
-“Manisalı Lawrence” diye laf sokarlar.
-“Maskesi düştü” diye haber yaparlar.
-Küfürleri, hakaretleri, aşağılamaları havalarda uçuştururlar.
Öyle ki...
Neye uğradığını şaşırırsın.

 

*

 

Bu durumun AK Parti camiasında yer alan tüm kişilere verdiği mesajlar çok net, çok açıktır:
-“Aklından geçen en küçük, en masum, en yapıcı eleştiriyi bile dile getirme” denmektedir.
-“Eğer en küçük bir eleştiride bulunursan öyle bir kampanyayla karşılaşırsın ki feleğini bile şaşırırsın” denmektedir.
-“Kafanı kuma göm” denmektedir.
-“Aklını, fikrini, eleştirini kendine sakla ve yutkun” denmektedir.

 

*

 

Artık AK Parti böyle bir partidir.
Fikirlerin çarpışmadığı, hakikat şimşeğinin çakmadığı bir parti...

 

 


Leyla Zana

 

 

MERAK ediyorum:
İki gün önce...
-Leyla Zana ile elbette görüşmek isteriz.
-Kendileriyle önümüzdeki günlerde bir araya geleceğiz.
Denilirken...

 

*

 

Haberin Devamı

Neden iki gün sonra...
-Yemin etmeden görüşülmez.
-Gitsin, yeminini etsin öyle gelsin.
Denildi?

 

*

 

Ne yani?
Leyla Zana’nın yemin etmediği iki gün önce bilinmiyor muydu?
Yoksa atlanmış mıydı?
Durum sonradan mı hatırlandı?

 

*

 

E hani devlet işleri biraz ciddiyet isterdi?

 

 


Rüzgar Çetin’in fıkra gibi avukatı

 

 

SİNAN Çetin’in oğlu Rüzgâr Çetin...
-Alkollü araba kullanırken ters yöne girdi.
-Karşısına çıkan polis aracını biçti.
-Maalesef bir polis memurunun şehit olmasına yol açtı.

 

*

 

Bu durumda insan en çok Rüzgâr Çetin’in avukatının ne diyeceğini merak ediyor.

 

*

 

Şu meşhur fıkrada olduğu gibi:
Adamın biri üç kişiyi öldürme suçundan hâkim karşısına çıkmış ve suçunu itiraf etmiş. Ancak “Avukatımı isterim” diye tutturmuş. Hâkim “Bu durumda avukatın ne diyecek ki” diye sorunca... “Vallaha ben de onu merak ediyorum” diye cevap vermiş.

 

*

 

Haberin Devamı

Fıkradaki adamın merakı giderildi mi bilmiyorum ama Rüzgar Çetin’in avukatının ne diyeceğiyle ilgili merak giderildi.

 

*

 

Şöyle demiş avukat:
“Polis memuru emniyet kemerini taksaydı ölmezdi.”

 

AK Parti, artık böyle bir parti
 

 

 

İnşallah bu iki soru kimsenin aklına gelmez

 

 

CUMHURBAŞKANIMIZ Erdoğan, PYD ile IŞİD arasında gayet matematiksel bir denklem kurarak uluslararası çevrelere şöyle seslendi:
-PYD terör örgütüdür.
-Terör örgütüyle masaya oturulmaz.
-PYD ile masaya oturulması teklifini getirenler, IŞİD’le de masaya otursunlar.

 

*

 

Umalım ki uluslararası çevreler, bu matematiksel denklemleri, şu iki soruyla darmaduman etmezler:
-BİR: Terör örgütüyle masaya oturulmazsa... Siz çözüm süreci boyunca ne diye terör örgütüyle masaya oturdunuz ki?
-İKİ: PYD ile IŞİD arasında bir fark yoksa... Siz daha iki yıl öncesine kadar PYD liderini ne diye Ankara’da ağırladınız ki?

 

 

Haberin Devamı

Dolandırıcı ararsa küfür edip kapatın

 

 

İZMİR Emniyet Müdürü’nün önerisi bu...
Telefon dolandırıcılarına karşı vatandaşın ne yapması gerektiğini anlatıyor.

 

*

 

Müdür Bey’e buradan sesleniyorum:
Vatandaş zaten bunu yapıyor.
Önemli olan sizin polis olarak ne yaptığınız.

 

 


Mırıldandığım cümleler

 

 

-PUTİN savaş çıkarmadan durmayacak galiba.

 

*

 

-Çok istikrarlıyız. İstikrarlı bir şekilde ölüyor askerlerimiz.

 

*

 

-HDP’lilere “Size etek giydireceğiz” demiş AK Parti Genel Sekreteri. “Etek” denilince aklına ne geliyor acaba?

Yazarın Tüm Yazıları