Sefer Levent

Kritik bir tarih: 30 Nisan 2024

14 Mart 2024
30 NİSAN 2024... Nisan ayının son günü... Çoğumuz için sıradan bir gün gibi dursa da Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya ile Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı için kritik bir gün. Çünkü o gün, yukarıda sıraladığım il ve ilçelerde mücbir sebep hali ortadan kalkacak. Bilmeyenler için nedir bu mücbir sebep hali bir hatırlatalım.

Hazine ve Maliye Bakanlığı 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 11 il ve bir ilçede deprem tarihi itibarıyla mücbir sebep hali ilan etmiş ve vergi yükümlülükleri ertelenmişti.

Adana, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep (İslahiye ve Nurdağı ilçeleri hariç), Kilis, Osmaniye ve Şanlıurfa ile Sivas Gürün’de mücbir sebep hali 31 Temmuz 2023te sona ererken Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya ile Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde 30 Kasım’a kadar uzatılmıştı.

Bakanlık, en son Kasım 2023’te mücbir sebep hali devam eden Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya ile Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde mücbir sebep halinin 30 Nisan 2024’e kadar uzatılmasını kararlaştırdı.

Bu illerde kaydı bulunan mükellefler, mücbir sebep halinin başladığı 6 Şubat’tan, mücbir sebep halinin sona ereceği 30 Nisan 2024’e kadar verilmesi gereken beyanname ve bildirimlerini 15 Mayıs 2024 Çarşamba günü sonuna kadar verebilecek.

Bu beyannamelere ve bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergiler ile 2023 yılı motorlu taşıtlar vergisinin ikinci taksiti ve 2024 yılı motorlu taşıtlar vergisinin birinci taksiti, 31 Mayıs 2024 Cuma günü sonuna kadar ödenebilecek.

Yine bu mükelleflerin, deprem tarihinden önce tahakkuk etmiş, ödeme süresi mücbir sebep hali ilan edilen süreye rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizi ile deprem tarihinden önce ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen ve vadesi mücbir sebep halinin başladığı tarihten sonrasına rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizinin ödeme süresi de uzatılmıştı.

Bu alacaklar her bir vade tarihi itibarıyla ayrı ayrı değerlendirilecek ve ödeme süreleri normal vade tarihlerinden itibaren bir yılı geçmeyecek şekilde uzatılacak.

Peki ama mücbir sebep halinin kalkacağı il ve ilçelerde durum nasıl...

Yazının Devamını Oku

Turizmde hedef 12 ay 81 il

9 Mart 2024
SAHNEYE yansıyan grafik aslında her şeyi anlatıyordu, Türkiye’nin turizmdeki 4 büyük rakibinden biri olan İspanya’yı 2022’de tam 71.6 milyon turist ziyaret etmiş.

Bu ülke nüfusunun yaklaşık iki katı insan demek. Türkiye’nin 85 milyonluk nüfusuna karşılık gelen ziyaretçi sayısı 44.4 milyonda kalmış. Yani yarısı kadar. İspanya’nın turizm geliri 91.8 milyar dolara ulaşmış. Ülke geçen yıl 8 milyar dolar fazla vermiş. Bizim turizm gelirimiz 46.4 milyarı ancak bulmuş. 48 milyar dolar cari açık vermişiz. Turizm gelirimizi iki katına çıkarsak ne cari açık kalacak, ne dert ne de keder. Peki ama nasıl?

Dün Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin (TÜRSAB), ev sahipliğinde önemli bir basın toplantısı düzenlendi. TÜRSAB bu toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortaya koyduğu ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu doğrultusunda, turizmde yüksek hedeflere ulaşması amacıyla yeni bir projenin duyurusunu yaptı. “Turizm Yüzyılı” projesi tanıtım toplantısında konuşan TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, proje ile turizmin 12 aya ve yurt geneline yayılması amaçladıklarını söyledi.


Firuz Bağlıkaya

Bağlıkaya, “Turizmin doğal artışına bakarak kendi rekorlarımızı kırmak bizim için yeterli değil. Mesele zaman içinde sadece kendi yaptığımızın daha iyisini yapmak değil, rakiplerimizin yaptıklarından daha iyisini yapmaktır” dedi. 

EN BÜYÜK DESTEK TURİZMDEN

Ülke olarak turizmde birçok alanda büyük başarılara imza atıldığını ifade eden Bağlıkaya, “Turizmi 12 aya yaymak, turizmin tüm ülkeye dengeli biçimde dağılmasını sağlamak, yüksek gelirli turist oranını artırmak en büyük hedeflerimizin başında geliyor. Turizmde daha iyisini başarmak sadece Bakanlığımızın, turizmcilerin değil bu ülkede yaşayan herkesin sorumluluk yüklenmesi gereken bir meseledir. Turizm ülkemiz için vazgeçilmezdir. Yerel yönetimler, ticaret odaları, kalkınma ajansları, sivil toplum örgütleri, bölge halkı, tüm yerel unsurlar bu işin bir parçası olmak zorundadır” diye konuştu.

DÖRT MEVSİM YEDİ BÖLGEDE

Yazının Devamını Oku

Yeni İstanbul Park Abu Dabi olur mu

6 Mart 2024
FIA Başkanı Mohammed Ben Sulayem, Uluslararası Otomobil Federasyonu’na (FIA) 2021 yılı Aralık ayında başkan olarak seçildi.

İngiltere, Fransa gibi yıllardır bu yönetimi elinde tutan ülkelerin ardından Arap bir müslüman olarak görev üstlenmesi ilgi çekti. Sulayem deneyimli bir ralli sürücüsüdür ve motor sporları dünyasında tanınmış bir isimdir. 90’lı yıllarda Orta Doğu Ralli Şampiyonası’nda yarışmış ve bu şampiyonada 14 kez şampiyon olmuş başarılı bir sporcu olarak bilinir. Ben Sulayem, motor sporlarına yönelik oldukça vizyoner adımlarıyla tanınıyor.



Sulayem motor sporlarının daha kapsayıcı hale gelmesi için daha çok genç ve farklı kökenden insanın katılımını teşvik eden projelere imza atıyor. Özetle bu dünyada oldukça saygın bir isim.

Abu Dabi’de bulunan Yas Marina ise hem bir yat limanı hem de dünya çapında ünlü Formula 1 pistine ev sahipliği yapan bir spor kompleksi. Yas Adası olarak bilinen bölgede yer alan Yas Marina, lüks bir yaşam tarzını ve motor sporlarının heyecanını bir araya getiren bir önemli bir nokta. Kasım ayının sonlarında gerçekleştirilen sezonun kapanış yarışına ev sahipliği yapan pist daima ilginin odağı olur. Hermann Tilke tarafından tasarlanıp 2009 yılında tamamlanan pist, olağanüstü tesisleri ve benzersiz tasarım özellikleri ile tanınıyor. Örneğin yarışlar sırasında güneşin batması halinde sorunsuz etkinliğin sorunsuz sürmesi için tam donanımlı aydınlatma sistemine sahip. Yas Adası’ndaki atraksiyon F1 pisti ile sınırlı değil. Su parkı, Ferrari World Abu Dabi Tema Parkı, Yas Mall adındaki AVM,  Warner Bros. World Abu Dabi Tema Parkı ve Yas Plajı en başta gelen etkinlik alanları.

Yazının Devamını Oku

Kredi kartına sınırlama, nakite kısıtlama tartışması sürerken orta yolu bulacak bir önerim var: Banka kartı kullanımı  teşvik edilsin

20 Şubat 2024
Ekonomi yönetiminden gelen ‘Kredi kartı harcamalarında artış sürüyor. Yeni düzenleme gelebilir’ açıklamalarına iş insanı Cem Boyner’den itiraz gelmişti. Boyner, ‘Kredi kartı kısıtlanmasın, nakit ortadan kaldırılsın’ demişti. Enflasyonu azdırmayacak, ödememe riskini ortadan kaldıracak, vergi kayıplarını engelleyecek orta yolu bulabilecek bir formülüm var: Kredi kartı gibi POS cihazları aracılığı ile ödeme yapabilen banka kartı kullanımı yaygınlaştırılsın.

İŞ dünyasına getirdiği yenilikler ve girişimci kimliği tartışılmaz Cem Boyner’in… Tam ‘Köşesine çekildi’ derken hop, şapkadan yeni bir tavşan çıkarıverir. Aile şirketi Altınyıldız markasında tekstil ve hazır giyim konusunda çalışmalara başlayan Cem Boyner, 1981 yılında Boyner Grup’un ilk çok katlı mağazası olan Çarşı Mağazaları’nın yaratıcısıdır. Mağazaya has özel üretimlerin yanı sıra dünya markalarını da Türkiye’ye getiren Çarşı Mağazaları, Benetton gibi küresel başarı yakalamış lider markaları Türk tüketiciler ile tanıştırmıştır.


Cem Boyner

Ama Cem Boyner’in asıl devrim projesi Çarşı Kart’tır.  Mağaza kartına taksit yapan Çarşı Kart ile dünya yeni bir finansal enstrüman ile tanışmıştır. Çarşı müşterilerinin alışverişlerini peşin fiyatına taksitli bir şekilde yapmalarına olanak sağlayan Çarşı Kart’ın adı 1998’de Advantage Card olarak değiştirilmişti. Advantage Card, Türkiye’nin ve Avrupa’nın ilk taksitli kredi kartı olmuştu.

BOYNER’DEN NAKİT ÇIKIŞI

Tüm bunları hatırlatma sebebime gelince... Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner, geçtiğimiz günlerde Linkedin hesabından bir paylaşımda bulundu ve kredi kartı kullanımını kısıtlamaya ilişkin olası bir adıma karşı çıktı. Peki ama Cem Boyner’in bu çıkışının nedeni neydi? Gelin birlikte bakalım…

Kredi kartlarıyla ilgili olası bir düzenlemenin sinyali ilk kez hükümetten geldi. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in, basına kapalı bir yemekte, kredi kartı taksit sınırlaması ile ilgili sorulan bir soruya, “Dünyada kredi kartına taksit uygulayan tek ülkeyiz ve bu uygulamalar vatandaşın gelirinden fazla harcamasına neden oluyor, bu iyi bir şey değil” yanıtını verdiği iddia edildi. Ayrıca, katıldığı NTV canlı yayınında kredi ve kredi kartlarına yeni düzenlemeler getireceklerini de söyleyen Bakan Şimşek, “Bu kadar yüksek seyreden bir kredi hacmiyle siz enflasyonu ve cari açığı kontrol altına alamazsınız” dedi.

KART RİSKİ BÜYÜYOR

Yazının Devamını Oku

Polat’ın Avrupa atağı sürüyor

15 Şubat 2024
POLAT Holding başta Macaristan olmak üzere Avrupa’da büyümeye kararlı.

Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adan Polat Macaristan’da yenilenebilir enerji projeleri geliştirdiklerini, hem bu ülkede hem de çeşitli Avrupa ülkelerinde önemli gayrimenkul projelerine imza atmaya devam edeceklerini söyledi.

Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ile Ege Seramik ve Ege Vitrifiye Yönetim Kurulu Başkanı Murat Polat, Budapeşte’de bir grup gazeteciyi ağırlayıp sohbet toplantısı düzenledi.

Toplantıya Ege Seramik Genel Müdürü Nurgün Ay, Polat Gayrimenkul Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Yücel, Ege Seramik ve Ege Vitrrifiye Yönetim Kurulu Üyesi Siamak Jalili, Ege Seramik Yönetim Kurulu Üyesi Enver Sever ile Yönetim Kurulu Danışmanı Bertuğ Tabanlı da katıldı.


(Soldan sağa) Bertuğ Tabanlı, Enver Sever, Nurgün Ay, Adnan Polat, Murat Polat, Siamak Jalili, Suat Karakuş

Türkiye-Macaristan arasındaki “sıfır sorun” dönemi, yatırımlara da olumlu yansıyor.

Türkiye’deki enerji projelerindeki tecrübelerini Macaristan’a taşıdıklarını belirten Adnan Polat, “200 MW’lık güneş enerjisi santralı kurduk. Buna 100 MW daha ekliyoruz. Aslında 1000 MW’lık proje geliştirdik. 500 MW’lık bölümünü Macar şirketlere bıraktık. Macaristan’da GES’e yaptığımız yatırımın toplamı 300 milyon Euro’yu bulacak gibi görünüyor” dedi.

Adnan Polat, enerji ve gayrimenkulde Avrupa’da başka projeleri de bulunduğuna da dikkat çekerek devam etti:

Yazının Devamını Oku

Bankacılar: ‘Merkez’ tecrübesi fark edildi

13 Şubat 2024
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Dr. Fatih Karahan, dün Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar ve TBB Yönetim Kurulu Üyesi banka genel müdürleri ile bir araya geldi.

TBB’den yapılan açıklamaya göre, toplantıda Türk Lirası mevduatların payını artırmaya yönelik düzenlemeler, makroihtiyati çerçevede sadeleşme ve miktarsal sıkılaşma adımlarıyla birlikte dezenflasyon süreci kapsamında para politikası görünümü değerlendirildi. Resmi açıklama böyleydi ama acaba perde arkasında neler yaşandı, konuşuldu? Dün toplantıya katılan bazı isimlerle konuştum. İşte elde ettiğim bilgiler:

Önceki başkan Hafize Gaye Erkan’ın ayrılışı üzerinden kısa bir zaman geçti. Bankacılar daha önce Erkan ile de bir araya gelmişti. İki isim arasındaki farkı sorduğum bir bankacı şu yorumu yaptı:

“Hafize Gaye Erkan oldukça tecrübeli, işini iyi bilen bir isimdi. Merkez Bankacı değildi ama hızlıca öğrenip konusuna hakim olan zeki biriydi. Dr. Fatih Karahan ise bizde, buram buram ‘Ben bu işi biliyorum’ algısına neden oldu. Çünkü Karahan merkez bankacılığını iyi bilen çok tecrübeli bir isim. Teknik bilgisi, altyapısı çok sağlam.”

Peki ya Karahan dönemiyle bir değişiklik algısı oluşmuş mu? Sorduğum bankacıdan aldığım yanıtı aktarayım:

“Hayır, temelde hiçbir değişiklik algılamadık. Başkan Karahan bize net bir şekilde, ‘Biz Merkez Bankası Yönetim Komitesi olarak geride bıraktığımız dönemde tüm kararları birlikte aldık. 4 kişiydik. Şimdi yola 3 kişi olarak devam ediyoruz. Parasal sıkılaştırma ile yüzde 36’lık enflasyon hedefimizde en küçük bir değişiklik yok’ dedi. Ekip ve kararlılık vurgusu önemliydi.”

BAŞKANA 4 NOT İLETTİLER

Başkan Karahan daha çok bankacıları dinlemiş, onlar ise temelde 4 konu üzerinde durmuşlar.

1. Aylık kredi büyümesiyle ilgili sınırlamaların gözden geçirilmesi.

Yazının Devamını Oku

Merkez’de takım ruhu

9 Şubat 2024
TÜRKİYE Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yeni başkanı Fatih Karahan, yılın ilk enflasyon raporunun sunumu için dün ilk kez kamuoyunun karşısına çıktı.

Bir önceki başkan Hafize Gaye Erkan’ın ayrılması sonrasında ilk sınav olarak adlandırılan bu buluşma Karahan için kritik bir virajdı. Ataması sonrasında hem içerden hem de yurtdışından yapılan yorumlar son derece olumluydu. Deneyimli ve liyakatlı bir isim olarak anılan Karahan’ın Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile uyum içinde çalışacağı, kalıcı fiyat istikrarı için sıkı para politikasını sekteye uğratmadan devam ettireceği ifade edildi. Ancak yine de piyasalar Karahan’dan gelecek ilk mesajları çok önemsedi çünkü olası bir geri adım mesajı bir anda bütün planları değiştirebilirdi. 

Toplantı sonrasında Karahan’ın geri adım bir tarafa kararlılık bayrağını bir adım daha öteye koyduğunu söyleyebiliriz. Nedenini açıklamaya çalışayım. 

KARARLILIK MESAJI

Öncelikle yeni yeni başkanın ilk sunumu oldukça net ve anlaşılırdı. Karahan dezenflasyonu tesis etmeye yönelik çalışmaların kararlılıkla devam edeceğini belirtti. Enflasyon hedefleriyle uyumlu seviyelere gelene kadar parasal sıkılığı korumakta kararlı olduklarına dikkat çeken Karahan, enflasyon görünümünde bozulmaya kesinlikle izin vermeyeceklerini, kalıcı fiyat istikrarına ulaşana kadar politika duruşlarını sürdürerek enflasyonu hedef patikaya düşürecek ve orta vadede ekonomiyi kalıcı fiyat istikrarına ulaştıracaklarını söyledi. Aslına bakarsanız bu mesajlar önceki dönemle benzerlikler taşıyordu. Oysa Karahanlı yeni dönemin en büyük farkı ekranlara sunumdan sonra yansıdı. Karahan sunum sonrasında soruları yanıtlamak için iki başkan yardımcısının yanına geçti. Bazı başkanlar geçmişte Para Kurulu üyeleriyle benzer görüntüler vermişti ancak biz ilk kez YÖNETİM KOMİTESİ’nde yer alan başkan yardımcılarının basın toplantısının soru-cevap kısmında aktif rol üstlendiğine şahit oluyorduk. İki Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Hatice Karahan ve Cevdet Akçay gerekli hallerde bazen başkanın yönlendirmesi bazen de bizzat inisiyatif alarak kendi alanlarıyla ilgili sorulara yanıt verdiler. İşte bu tablo düne damgasını vuran en önemli gelişmeydi. Yeni başkan Fatih Karahan kurumsallığın yanı sıra kamuoyuna güçlü bir TAKIM RUHU mesajı da vermiş oldu.

TECRÜBELİ YARDIMCILAR

Bilmeyenler için başkan yardımcılarıyla ilgili küçük bir iki hatırlatma yapayım. Hatice Karahan 1999 Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu. 2006’da ABD Syracuse Üniversitesi’nde ekonomi doktorasını tamamlayan Karahan, aynı üniversite bünyesindeki Center for Policy Research’te araştırmalar yürüttü. Türkiye’ye döndükten sonra çeşitli üniversitelerde ders verdi; TÜBİTAK, TİM, DEİK ve İSO gibi gibi kuruluşlarda uzun yıllar ekonomi danışmanlığı yaptı. 2020 yılında profesör unvanı aldı. Temmuz 2017’de T.C. Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığına atandı. Harvard Üniversitesi ve Columbia Üniversitesi’nde ekonomi alanında misafir akademisyen olarak 2 yıl süreyle görevde bulundu. 28 Temmuz 2023’te de Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı’na atandı.

Osman Cevdet Akçay ise 1983’te Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezun. The City University of New York, The Graduate School and University Center’da Ekonomi alanında 1990 yılında M.Phil ve 1992 yılında doktora derecesini aldı. Hunter College, Baruch College’da Manhattan College, New York’da çalıştı. 1992 yılında yardımcı doçent olarak Boğaziçi Üniversitesinde görev yaptı. Koçbank ve Yapı ve Kredi Bankası başekonomistliği görevlerini üstlendi, Temmuz-Ekim 2018’de T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda danışmanlık görevinde bulundu. 28 Temmuz 2023’te Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı’na atandı.

OKSİMORON ÇIKIŞI

Yazının Devamını Oku

Gelecek Mardin’de!

30 Ocak 2024
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK... Son yıllarda ekonomi dünyasında belki de en çok duyduğumuz kelime.

Çok özetle sürdürülebilirliği; insan ihtiyaçlarını ve isteklerini karşılayabilme potansiyelinin hem günümüzde hem de gelecek için korunduğu, dengeli bir ortamda değişimin sağlanması olarak tanımlayabiliriz. Dünya kaynaklarını artan nüfus ve teknolojik gelişmelere karşı koruyabilmenin en önemli yollarından biri ise atıkların tekrar kazanımı.

Eti Bakır’ın davetlisi olarak ziyaret ettiğimiz Mardin Mazıdağı Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Tesisi’nin büyüklüğü, modernliği ve bölge ekonomisine, ülke insanına katkısından çok etkilendiğimi belirtmem şart. Ancak beni asıl büyüleyen, Mardin’e ve Diyarbakır’a 45’er km uzaklıktaki bu devasa tesisin adeta sürdürülebilirliğin ete kemiğe bürünmüş hali olması oldu.

1.2 milyar dolarlık yatırımla hayata geçen tesiste, artık ürünlerden farklı metaller ekonomiye kazandırılıyor, hem gübre hem de enerji üretiliyor.

Eti Bakır çatısı altında kobalt üretimi gerçekleştirilen tesis, dünyada madencilik teknolojileri alanında literatüre girmiş tesislerden bir tanesi konumunda ve dünya kobalt üretiminin yüzde 2’sini gerçekleştiriyor.

Eti Bakır Mazıdağı Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Tesisleri Genel Müdürü Emre Kayışoğlu pil, batarya ve katalizörlerin yanı sıra 21’inci yüzyılın kilit sektörleri teknoloji, petrokimya, elektrikli otomobil, uçak endüstrilerinde yoğun olarak kullanılan kobaltın dünyada katma değerli sanayi ürünlerinin en önemli elementlerinden biri olarak kabul edildiğine dikkat çekti.

Pirit konsantresinden kobaltı geri kazanan dünyanın ilk ve tek merkezi olan Mazıdağı Tesisi’nin, aynı zamanda yaklaşık 1.2 milyar dolarlık yatırım bedeliyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun en büyük özel sektör yatırımı olma unvanını taşıdığını belirten Kayışoğlu şu bilgileri paylaştı:

“Tesiste çalışan bin 500 kişinin yüzde 90’ını bölge insanı oluşturuyor. Dünyada bu kadar entegre bir tesis hem gübre tesisi hem metal geri kazanım tesisi bir arada yok. O yüzden yabancıların da çok ilgisini çekiyor buraya sürekli olarak dünyanın her yerinden insanlar tesisi görmek için geliyor. Eti Bakır tarafından Mardin Mazıdağı’nda bugüne kadar Türkiye’de hiç

Yazının Devamını Oku