Çekip gitmek

Sezai Karakoç’un “Liliyar” şiirindeki gibidir çekip gitmek.

Haberin Devamı

Bizi bırakıp nereye gidiyorsun Lili / Demek bizi bırakıp gidiyorsun Lili / Sen daima güzeller güzelini bulursun Lili / Sen istesen de taş yürekli olamazsın / Sen daima güzeller güzeli olursun Lili
*
Hepimizin hayatında birazcık vardır çekip gitmek.
Bazen gönlümüz kırılınca, kanayınca, yorulunca; bazen inandıklarımız, güvendiklerimiz, bağlandıklarımız kendi dünyalarına çekilince ve unutunca eskiye dair ne varsa; bazen de hayatın dayattıkları bizi aşınca, çekip gitmek gelir içimizden.
*
Uzaklara, çok eskilerde kalan anılara dalmak, bugünden kopmak, yaşanmış ve bitmiş olan ne varsa bütün ayrıntılarıyla zihninde canlandırmak ve oralardan saatlerce kopamamaktır çekip gitmek.
Sığındığın bir yerdir bazen.
*
Hüzündür bazen de.
Çok zamandır yitirdiğin duygularla yeniden karşılaşmaktır, hatta kavuşmaktır.
Uzun süredir içinde görünmeyen bir gençlik baharının yeniden uyanmasıdır çekip gitmek.
*
Ya da üst üste yığılmış yanlışların tortusundan bunalmak, nefessiz kalmakla baş başa kaldığında; kendine gelmek, gecenin en derin yerinde ve sakin saatinde, bütün tortuları üzerinden atmak, içinde oluşturduğun yeni dünyaya evrilmektir çekip gitmek.
Huzura, esenliğe, enginliğe ulaşmaktır.
İçini daraltan ne varsa atmaktır bir kenara.
*
Kendi içinde, ferahlık veren bir yolculuğa çıkmaktır çekip gitmek.
*
Çekip gitmek, bir zorunluluktur bazen de.
Herkesin kendinden geçerek; aklını, vicdanını, sağduyusunu yitirdiği bir günün akşamında, kendi dünyana çekilebilmektir.
Yalnızlığını çoğaltmak, içindeki dünyanı genişletmektir.
*
Belki kimselerin duymadığı, görmediği, bilmediği bir gönül ortamında; bu dünyadaki her şeyden daha değerli bir şeye teslim olmaktır çekip gitmek.
Geride bırakmaktır bu dünyayı.
“Oyun ve eğlenceden ibaret” bir hayatın labirentlerinden çıkmaktır; özgür olmaktır; kendi iradeni eline almaktır; sığıntı gibi yaşamaktan, minnet yüklenmekten kurtulmaktır çekip gitmek.
*
Silkinmektir, doğrulmaktır.
Kendine gelmektir.
Uyanmaktır derin uykulardan çekip gitmek.
*
Kolay değildir elbette.
Edinilmiş bütün alışkanlıklar, ruhuna sinmiş gölgeler, ince ince hesaplar çekiştirip durmaktalar arkandan.
*
Ya da bir “Hicret” bilinciyle çekip gitmek; bir Necaşi’ye rastlamak, yitirdiğin her şeyi yeniden bulmaktır çekip gitmek.
*
Daha bir bebekken ruhumuza üflenen ve bugün karşılaştığımız her şeyden uzak, anlamlı duygularımız vardı.
Oralara koşmak ve bir gün yeniden doğmaktır çekip gitmek.

Yazarın Tüm Yazıları